15 Temmuz darbe teşebbüsünün üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen darbe teşebbüsünde gazi olan kişi sayısı, her yıl farklı söyleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2019’da gazi sayısının 2 bin 193 olduğunu belirtirken; Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, 15 Temmuz 2020’de, gazi sayısının 2 bin 734 olduğunu kaydetti.
Birebir gün Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise 2 bin 194 kişinin gazi olduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Başkanlığı’nın 15 Temmuz’a ait açtığı sitede ise 2 bin 730 gazinin ismi yer alıyor. Açıklanan gazi sayılarının ortasında 500 kişilik fark olması ise dikkat çekiyor. 15 Temmuz darbe teşebbüsünde 200’ü aşkın kişi şehit olurken, 2 bini aşkın kişi de gazi olmuştu.
Darbe teşebbüsünün üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen gazi sayısı, AKP yöneticileri ve devletin üst kademeleri tarafından her yıl farklı açıklandı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 29 Temmuz 2016’da yaptığı açıklamada, 29 Temmuz prestijiyle 237 kişinin şehit olduğunu, 2 bin 191 kişinin de yaralandığını açıkladı.
Erdoğan, 15 Temmuz 2017’de, yani darbe teşebbüsünden bir yıl sonra ise 250 kişinin şehit olduğunu, 2 bin 193 kişinin ise gazi olduğunu belirtti. Fakat, Erdoğan’dan 5 ay sonra, Aralık 2017’de, periyodun Aile ve Toplumsal Siyasetler Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, 2 bin 703 kişinin gazi olduğunu açıkladı.
Erdoğan’ın açıklamasının üzerinden 5 ay, darbe teşebbüsünün üzerinden yaklaşık 1.5 yıl geçmesine rağmen gazi sayısının yaklaşık 500 kişi artması dikkat çekmişti.
SAYILARDAKİ ÇELİŞKİ
Kaya’nın, gazi sayısını 2 bin 703 olarak açıklamasından 7 ay sonra, açıklanan gazi sayısı bu defa azaldı. Devrin AKP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Ravza Kavakçı Kan, 15 Temmuz 2018’de, 2 bin 194 kişinin gazi olduğunu söyledi. Fakat karışıklık bitmedi. Erdoğan, Nisan 2019’da yaptığı açıklama ile gazi sayısının 2 bin 193 olduğunu söylerken, Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, 14 Temmuz 2019’da, 15 Temmuz gecesi 2 bin 731 kişinin gazi olduğunu belirtti.
BAKAN FARKLI SÖZCÜ BAŞKA
Selçuk, 15 Temmuz 2020’de ise gazi sayısını 2 bin 734 olarak açıkladı. Fakat, birebir gün açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, gazi sayısının 2 bin 194 olduğunu kaydetti. Öte yandan, mütevelli heyetinin 26 Aralık 2019’da Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla faaliyetine başlayan Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı, 1 Temmuz 2020’de yaptığı açıklama ile “nisan, mayıs ve haziranda biner lira maddi dayanak sağlanan 15 Temmuz gazisi sayısının 2 bin 734 olduğunu” belirtti. Cumhurbaşkanlığı Irtibat Başkanlığı’nın 9 Temmuz 2020’de açtığı ve 15 Temmuz’a ait bilgilerin yer aldığı sitede gazilerin isimleri paylaşıldı. Sitede, ismi paylaşılan gazi sayısının 2 bin 730 olması ise dikkat çekti.
CİMER’DEN KARŞILIK YOK
Aile, Çalışma ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı, 15 Temmuz gecesi kaç kişinin gazi olduğuna ait CİMER üzerinden bilgi edinme hakkı kapsamında yapılan müracaata 19 Ağustos’ta verdiği cevapta, gazi sayısını açıklamadı. Karşılıkta, ferdî dataların korunması yasasını anımsatılırken, “Anılan bireylere ilişkin bilgilerin; gazilerin kendileri, şehitlerin ise yasal temsilcilerinin açık muvafakati olmadan paylaşılmasına imkan bulunmamakta” denildi.
YEGİN: OTOBÜSLERLE GÖTÜRÜP RAPOR ALDIRDILAR
15 Temmuz gazisi Ufuk Yegin, 15 Temmuz’da yaralanıp tedavi gören lakin birinci başlarda gazilik müracaatında bulunmayan kimi bireylerin, daha sonra hastane kayıtları ile gazilik müracaatında bulunduğunu belirtti. Bu şahısların sayısının az olduğunu söyleyen Yegin, İstanbul yüklü olmak üzere AKP vilayet ve ilçe teşkilatlarından kimi bireylerin, 15 Temmuz’da yaralanmamalarına rağmen otobüsler ile hastaneye götürülerek rapor aldırıldığını öne sürdü. Yegin, şunları kaydetti: “Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi’ne, AKP vilayet ve ilçe teşkilatlarından 3 minibüs kişinin getirildiği, tabiplere ‘rapor vereceksin’ dendiği ve hiçbir şeyi olmayan insanlara rapor verdirildiği istikametinde duyumumuz var. Bu formda birkaç yüz bireye gazilik verildiği belirtiliyor. Yeniden kimi vilayet ve ilçe teşkilatlarında, birbirlerine yalancı şahitlik etmek suretiyle hastane raporu alan ve gazi duyuru edilenlerin olduğunu biliyoruz. Kimi teşkilat yöneticilerinin ‘Ben istesem gazilik alırdım fakat dönüp bakmadım’ dediklerini duydum. Gazilik istenince alınan bir şey mi?”
Cumhuriyet
