OECD’nin Türkiye hakkında her iki yılda bir hazırlanan “Ekonomik İnceleme Raporu” yayınlandı.
Türkiye’de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının birinci dalgasının akabinde yaşanan toparlanmanın güçlü olduğuna lakin iktisadın aykırı rüzgarlarla karşı karşıya olduğuna işaret edilen raporda, salgının ekonomik faaliyet üzerindeki tesirinin bölgedeki başka ülkelere nazaran daha sonra ortaya çıktığı lakin keskin olduğu aktarıldı.
Raporda, Türkiye’nin güçlü sıhhat altyapısı ve maksatlı kısıtlamalar sayesinde Covid-19 salgınının birinci dalgasında hadise sayılarını tesirli bir biçimde denetim altına almayı başardığı kaydedildi.
Raporda, Türkiye’nin nispeten mütevazi toplumsal güvenlik ağları ve artan kurumsal borçları göz önüne alındığında, Covid-19 krizinden tam bir toparlanmanın sağlanmasının vakit alacağının beklendiği belirtildi.
Türkiye’nin Kovid-19 krizine sağlam kamu maliyesiyle girdiğine işaret edilen raporda, salgının para siyaseti zorluklarını artırdığı aktarıldı. Raporda, “Ekonominin teşebbüsçü gücü, kuvvetli makro ekonomik şartlar ve bölgesel jeopolitik tansiyonlar altında bile dikkati caziptir.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Salgının üretken bölümlerdeki finansal baskıları artırdığının altı çizilen raporda, Türk firmalarının ileri dijital teknolojileri benimsemede geride kaldığı ikazında da bulunuldu. Raporda, Türk iktisadına ait beklentilere de yer verildi.
Buna nazaran, Türkiye iktisadının 2020’de yüzde 0,2 küçüleceği, 2021’de yüzde 2,6 ve 2022’de ise yüzde 3,5 büyüyeceği öngörüldü.
OECD, 1 Aralık’ta yayımlanan Süreksiz Devir Ekonomik Görünüm Raporu’nda, Türk iktisadının 2020’de yüzde 1,3 daralacağını, 2021’de yüzde 2,9 ve 2022’de 3,2 büyüyeceği varsayımında bulunmuştu. Ülkedeki ortalama enflasyonun 2021’de yüzde 12 ve 2022’de ise yüzde 10 olacağı iddia edildi.
Türkiye’deki işsizlik oranının da 2020’de yüzde 13,2, 2021’de yüzde 13,7 ve 2022’de yüzde 14,5 olacağı öngörüldü.
Cumhuriyet
