Çalğı ailesi Kırklareli’ye bağlı Vize ilçesinde ikamet ediyor. 2017 yılında son evre, metastatik (diğer organlara yayılmış) nöroblastom hastalığı teşhisi konulan 10 yaşındaki Öykünaz Çalğı, bir yandan makûs huylu ve ölümcül tümörle öteki yandan da SGK ile çaba ediyor.
Yeniçağ’ın haberine nazaran, SGK, hastalığın son evresinde olan Öykünaz Çalğı’nın ailesi tarafından yapılan ilaç başvurusunu reddetti. Ailenin durumu yargıya taşıması üzerine, mahkeme, ilaç bedelinin ödenmesine karar verdi. Ancak bu defa SKK, 608 bin liralık ilacın evvel aile tarafından alınmasını isteyerek ödeme için ilacın faturasının ve boş kutusunun kendilerine iletilmesini istedi.
İLACIN AYLIK MALİYETİ 608 BİN LİRA
Öykünaz’ın hemen kullanması gereken ilacın bir kutusunun bedeli 9.650,23 euro (87 bin lira). Öykünaz’ın heyet raporu ve reçeteye nazaran, her 35 günde bir sefer, 7 kutu kullanılması gereken ilacın, aylık maliyeti 67 bin 551,61 euro, yani 608 bin lira. Birinci etapta 6 ay kullanılması gereken ilacın ivedilikle kullanılması gerekmesine karşın üç aydır tedavi süreci başlatılamadı. SGK’nın akla mantığa sığmayan bu tavrı nedeniyle Öykünaz’ın ilacı alınamıyor.
SGK’nın 608 bin liralık ilacı almasını beklediği aile milyoner değil. Öykünaz’ın babası bir kamu kuruluşunda koroma ve güvenlik memuru, annesi konut hanımı. Kendi geçimlerine lakin yeten ailenin öbür bir gelirleri de bulunmuyor.
YARDIM KAMPANYASINA DA MÜSAADE VERİLMİYOR
Kızının tedavisinde gerekli olan ilacı karşılayacak parayı bulabilmek için kapı kapı dolaştığını söyleyen baba Selçuk Çalğı, “Kaymakamlık, belediye… Başvurabileceğim her yere gittim. Yardım kampanyası yapalım dedik, ona da müsaade verilmiyor. Arkadaşlarım ellerinden geldiğince para toplamaya çalışıyor. Mahkeme kararını bekleyecek vaktimiz yok. Tek bahtımız bu parayı bir formda bir ortaya getirmek.
‘ATTIĞIMIZ HER ADIMDA MANİYLE KARŞILAŞIYORUZ’
Gece gündüz uyumuyor ne yapabiliriz diye düşünüyoruz. Attığımız her adımda mahzurla karşılaşıyoruz. Ben Kırklareli’nde parayı toparlamaya çalışıyorum. Annesi, Öykünaz ile hastanede. Çocuğun eli ayağı tutmuyor. Su şişesini dahi tutamıyor şuan. Bir yandan kemoterapi görüyor. Maddi durumu iyi olan insanlara, tanınmış bireylere ulaşmaya çalışıyorum. Tahminen biri çıkar da yardım der diye.” tabirleriyle yaşadıklarını anlattı.
İLACIN KULLANIMI İVEDİLİKLE GEREKLİ
Öykünaz’ın tedavi gördüğü Acıbadem Maslak Hastanesi’nde çalışan Çocuk Onkolojisi ve Tıbbı Onkoloji Uzmanları’nca verilen raporda ”dinutuksimab beta ilacının hastanın nöroblastom teşhisinin tedavisinde kullanımının ivedilikle gerekli olduğu” belirtildi. Bunun haricinde farklı uzmanlar tarafından verilen raporlarda da kelam konusu ilacın hayati kıymeti nedeniyle hemen temini gerektiği, kullanılabilecek alternatif bir ilacın bulunmadığı, ilacın hastaya uygulanamaması durumunda öngörülen tedavinin aksayacağı ve hastanın sıhhatinde geri dönüşü olmayan, önemli bozulmalar meydana gelebileceği yahut bu durumun ömür beklentisinde azalmaya neden olabileceği vurgulandı.
“SİZ İLACI ALIN, BİZ SONRA DEĞERLENDİRECEĞİZ”
İlaç bedelinin ödenmesi için SGK’ya yapılan müracaatın reddedilmesi üzerine ailenin avukatı Ali Samsum, Ankara 12. Yönetim Mahkemesi’ne müracaatta bulundu. Mahkeme, SGK sürecinin açıkça hukuka muhalif olduğuna ve sürecinin yürütmesinin durdurulmasına ve bedelinin gecikmeksizin ödenerek ilacın hastaya ulaştırılmasına karar verdi. Karar SGK’ya iletildi. Lakin 2 Şubat günü yapılan müracaat da SGK tarafından reddedildi. SGK’nın karşılık yazısında “…fatura asılları ve kullanılan ilaca ilişkin boş ilaç kutularının merkezine gönderilmesiyle ödeme dokümanlarınız değerlendirmeye alınacaktır” denildi. Aile, SGK’ca geri ödenecekse borçla ya da krediyle bile 608 bin lirayı bir türlü denkleştiremediği için ilacı temin edemiyor.
ÖYKÜNAZ İÇİN AYM’YE YAPILAN 7 MÜRACAAT DA SONUÇLANMADI
SGK’dan gelen cevap üzerine AYM’ye “acil” notuyla müracaat yapan Avukat Ali Samsum evrakın yaklaşık 1 aydır bekletildiğini belirterek şu sözleri kaydetti: “Bu krizin çözülmesi ismine önlem talebiyle (ilaç bedelinin ilacın ithalinde yetkili kuruluşa ödenmesi talebiyle) 11 Şubat 2021 günü, yani bundan 26 gün önce müracaatta bulunulan Anayasa Mahkemesi’nin de müracaatımızı tamamen savsaması üzerinde de durmakta fayda vardır.
ÖYKÜNAZ 26 GÜNDÜR BEKLETİLİYOR
AYM’ye 2020 yılında neredeyse teğe bir tıpkı taleplerle yaptığım 9 müracaattaki önlem talebinin ortalama karara bağlanma mühleti 9,1 gündür. Bu 9 müracaattan en uzun müddette sonuçlandırılan ise 13 günde karara bağlanmıştır. Bu nazarla problem ele alındığında AYM tarafından bu müracaatın 26 gündür bekletilmesinin ve safahat hakkında bize hiçbir bilgi verilmemesinin hiç de olağan olmadığı görülecektir.
AYM’YE 7 KERE MÜRACAAT YAPILDI
Bu ortada yeni yılla birlikte AYM’nin önlem taleplerini bariz bir biçimde ‘kanımca bilerek ve isteyerek’ karara bağlamaktan kaçındığına ait gözlemimi de paylaşmak istiyorum. Buna nazaran yeni yılda AYM’ye Öykünaz’ın bu müracaatıyla benzeri taleplerle yaptığım 7 müracaatın hiçbiri sonuçlandırılmadı, ki bunlarda AYM’ye başvurma tarihi evvelden yeniye hakikat 13 Ocak 2021 (55 gün evvel), 18 Ocak 2021 (50 gün evvel), 22 Ocak 2021 (46 gün evvel), 26 Ocak 2021 (42 gün evvel), 05 Şubat 2021 (32 gün evvel) ve 11 Şubat 2021 (26 gün evvel)’dir.”
Cumhuriyet
