DİSK, 1 Mayıs kutlamaları kapsamında dünyaca ünlü şair Nâzım Hikmet’in çok fazla bilinmeyen bir şiirini bestelettirdi. “İstanbul’da 1 Mayıs” başlıklı şiir, “Bugün Mayıs 1” ismiyle bestelendi.
DİSK’ten alınan bilgiye nazaran Nâzım Hikmet’in 1925 yılında İstanbul’da gerçekleşen 1 Mayıs yürüyüşünü anlatan “İstanbul’da 1 Mayıs” isimli şiiri, uzun müddet Osmanlıca bir el yazması olarak Türkiye Toplumsal Tarih Araştırma Vakfı’nın (TÜSTAV), “Komintern” arşivinde keşfedilmeyi bekledi. Banu İşlet tarafından Türkçeye çevrilen şiir, DİSK’in 1 Mayıs 2021 çalışmaları kapsamında Ozan Çoban ve Güneş Demir tarafından bestelendi. “Bugün Mayıs 1” isimli marşın Nâzım Soylu tarafından hazırlanan klibi, birinci sefer bugün saat 13.00’te, “www.disk.org.tr” YouTube ve Spotify üzerinden yayımlanacak. Şiiri besteleten, klibini hazırlatan DİSK, telif hakları ile gerekli müsaadelerini de aldı.
‘CESARETİ YOL GÖSTERSİN’
DİSK Genel Lideri Dilek Çerkezoğlu, geçen yıl yayımlanan şiirin salgın şartları nedeniyle çok fazla gündem olmadığını söyledi. DİSK olarak şiiri besteletmek ve 1 Mayıs’ta marş olarak pahalandırmak istediklerini belirten Çerkezoğlu, “Ozan Çoban ve Güneş Demir tarafından bestelendi. TÜSTAV’ın katkılarıyla 1976, 1977, 1978 1 Mayısları’ndan manzaralarla bir de klip hazırlandı. Yarın (bugün) saat 13.00’te yayımlanacak. 1 Mayıs’ta da kullanacağız” dedi. Çerkezoğlu, Sarper Özsan’ın ünlü “1 Mayıs Marşı”na da dikkat çekerek “Onun dışında Nâzım’ın kelamlarını yazdığı bir şiir olunca da personel sınıfı ile buluşturmak boynumuzun borcudur dedik. Bu türlü bir çalışma yaptık” diye konuştu. Şiirin bestekarlarından Ozan Çoban da şu değerlendirmeyi yaptı: “Şarkı bana Nâzım’ın Türkiye personel sınıfına duyduğu sarsılmaz inancını ve inancını hatırlatıyor her şeyden evvel. Dizelere baktığınızda bunu görüyorsunuz. Gıdım tereddütü yok Nâzım’ın, Türkiye işçilerinin ülkesini de güzelleştireceğinden. Yaşadığımız bu pandemi şartlarında da hepimize çok kıymetli bir hatırlatma diye düşünüyorum. Büyük insanlık hiçbir yere gitmedi, her yerde bizimle. Kâfi ki biz ona inanalım, güvenelim. Nâzım’ın hamaseti ve inancı hepimize yol göstersin. Biz bu hisleri olabildiğince müziğe da aktarmaya çalıştık. Umarım başarabilmişizdir.”
Bestekar Güneş Demir ise şunları söyledi: “Beste üzerinde çalışırken, ülkemizde birinci nüveleri 60’larda ortaya çıkan ve günümüze kadar devam eden toplumsal/sınıfsal sorunları kaygı edinen müzik ve marş geleneklerinin hepsinden faydalanmaya çalıştık. Şiirin ajitatif üslubu ve naif mahalle ağzını birleştiren yapısı da bizi farklı üsluplardan faydalanmaya biraz itti doğrusu. Ruhi Su ve Timur Selçuk’un tabirli teatral üsluplarından, 70’lerin ‘Anadolu Rock’ının çoşkulu ve progresif tınısından ve 80’lerin politik müzik kümelerinin tekrara dayalı müzik formunun dışına çıkan çalışmalarından feyz aldık.”
İşte o şiir:
İSTANBUL’DA BİR MAYIS
Kıpkızıl, kan kırmızı bayraklarımızın
alevinden
Sarı kursak bir balon üzere soldu güneş.
Ciğerlerimizde şişen türküler ateş!
Kol kola
Düştük yola
Yedikule’den amele konutları Sirkeci’ye
dayandı,
Karagümrük kırmızıya boyandı.
Kasımpaşa tersaneyi yüklendi sırtına,
Geçtik köprüden
Geliyoruz:
Yol ver bize Cadde-i Kebir!
Kaldırımları söken topuklarımızla
Tokatlıyan’da göbekli mebusları
tokatladık.
Osmanbey’in ensesine atladık!
Zifosladık Şişli’nin kadife mantosunu!
Bugün toz kondurmuyoruz
keyfimize!
Bugün “Mayıs Bir”!
Bir Mayıs’ta İstanbul
Bizim olmuş gibidir!
***
Hürriyet-i Ebediye zirvesinde taş kesilen
Mahmut Şevket’in iskeleti!
Seni oraya diken sınıf
Zırnık kadar bile vermedi bize hürriyeti;
Yıkıl karşımızdan!
Yangınları haykıran Yangın Kulesi
zirveden bakma bize
Bir gün elbette
Seni borazan yapacağız kendimize,
İstanbul’un ağzı
Haykıracak kızıl inkılâbımızı!
Nun [Nâzım] Ha [Hikmet]
Cumhuriyet
