Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, tam kapanma sürecinin sona erdiği 17 Mayıs’tan sonra kısıtlamaların kademeli olarak kaldırılması gerektiğine dikkati çekti.
Ceyhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yapılan uygulamanın tam kapanmadan çok bir kısıtlama tedbiri olduğunu, bunun da farklı ülkelerde farklı biçimlerde uygulanabildiğini söyledi.
Kısıtlamaların kesinlikle yararı olacağını lakin öncesinde yaşanan iki günlük seyahat ve nüfus göçünün aşikâr aksilikleri beraberinde getireceğini belirten Ceyhan, bu ikisinin toplam tesirinin gelecek hafta prestijiyle görüleceğini tabir etti.
“Bir azalma bekliyoruz”
Ceyhan, kısıtlamaların tesirinin ağır basmasını ve hadise sayılarında azalma görmeyi beklediklerini lisana getirerek, şöyle devam etti:
“Fakat bu azalma şöyle olabilir, metropollerde nüfus epey azaldı, çok sayıda insan memleketlerine, tatil yörelerine gitti. Münasebetiyle en değerli bulaş kaynaklarından olan toplu taşıma araçlarındaki kalabalıklaşmalar olmayacak, iş yerlerinin hepsi değilse bile en azından bir kısmı kapalı olacağı için buralarda bir hadise azalması bekliyoruz ancak bilhassa İstanbul’dan giden şahısların virüsü yayması sonucunda Anadolu’nun öteki kentlerinde bir artış görebiliriz lakin olağan nüfus ağır olarak metropollerde olduğu için totalinde bir azalma bekliyoruz.”
Metropollerden dönenlerin yine buralara döneceğine de dikkati çeken Ceyhan, iyi tedbirler alınmaz, giderken yaşanan görünümler tekrar edilirse yine ziyan görülebileceğini söyledi. Ceyhan, bunun denetim altına alınmasının da otobüslerin yarı kapasite çalışmasının ve herkesin tıpkı gün dolu otobüslerle gelmesinin önlenmesiyle sağlanabileceğini söyledi.
“Hindistan hariç şu anda dünyadaki bütün ülkelerde üçüncü artış periyodu bitti”
Prof. Dr. Ceyhan, olay sayılarında yaşanan azalmanın ise alınan tedbirlerle alakalı olmadığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu:
“Neden olay sayıları 60 binlerden 25-28 binlere indi? Bunun birkaç nedeni var. Birincisi salgınlar sırasında hiçbir tedbir almasanız, hiç aşılama yapmasanız ve hiç kısıtlama tedbirleri uygulamasanız da bu dalga dümdüz üste hakikat gitmez. Vakit zaman virüs pürüzlerle karşılaşır. İşte hastalanan bireylerin kısa periyodik de olsa ortaya çıkan bağışıklıkları üzere ve yavaşlamaya başlar, bir iniş gözlersiniz. Bu, ekseriyetle bütün dünyada bir paralel çizgi halinde ilerler. Gerçekten Hindistan hariç şu anda dünyadaki bütün ülkelerde bu üçüncü artış devri bitti.”
Hadise sayılarında yaşanan azalmanın bir öbür nedeninin ise şu an Türkiye’de çabucak hemen tüm olayların kaynağı olan İngiltere mutantının daha genç yaş kümesine bulaşması olduğunu belirten Ceyhan, “Tabii yaş ne kadar aşağıya inerse belirti veren hadise sayısı o kadar azalıyor, daha çok kişi belirtisiz geçiriyor.” dedi.
“Ne kadar azaltırsanız, denetim altına almanız o kadar kolaylaşır”
Mehmet Ceyhan, kısıtlamada gayenin mahallî hadiseyi sıfıra indirmek olduğunu, bunun için sonların iyi denetim edilmesi gerektiğini vurgulayarak, “5 bin hadise, benim anladığım kadarıyla Sayın Cumhurbaşkanının bu kadar müddette ulaşılabilecek amaç olarak açıkladığı bir sayı. Yoksa bizim istediğimiz binlerin altına inmesi. Zira ne kadar azaltırsanız, denetim altına almanız o kadar kolaylaşır lakin şu anda çok yüksek değerlerdeyiz. Şu anda bu türlü bir şey yapamayız.” dedi.
“Önceki üzere yaşamaya devam edersek boşuna 17 gün meskene kapanmış olacağız”
Kısıtlamaların sona erdiği 17 Mayıs tarihinin ise çok kritik olduğunu vurgulayan Ceyhan, bu süreçte nasıl normalleşildiğinin ilerleyen süreci etkileyeceğine işaret etti. Ceyhan, şunları kaydetti:
“Eğer biz 17 Mayıs’ta, 29 Nisan’dan evvelki üzere yaşamaya devam edersek çok sürmez, birkaç hafta içerisinde bazen bu mühlet biraz daha uzayabilir, bir ayı bulabilir, olayların tekrar arttığını göreceğiz, boşuna 17 gün meskene kapanmış olacağız. Bunun tesirinin devamlı olabilmesi için kesinlikle kademeli olağanlaşma lazım. Sabırla, evvel kısıtlamayı kaldıracaksınız, ondan sonra bekleyeceksiniz 1-2 hafta, sorun olmazsa başkasını… Burada dikkat edilmesi gereken iki nokta var. Birincisi en riskli bölgeleri sona bırakacaksınız, otobüslerdeki kalabalıklaşma, iş yerlerindeki temas üzere. Bir de en büyük gereksinim olan yerleri de yani ekonomik açıdan en ziyan görmüş, güç durumda olan esnafı da önde tutarak, en kıymetlisi de çocukların eğitim hakkını gözetip okulları açacaksınız.”
Okulları açarken öteki kısıtlamaların da devam etmesi gerektiğine işaret eden Ceyhan, okulları açarken tüm kısıtlamaların kaldırılmasının eğitim kurumlarını önemli bir kaynak haline getireceğini, zira mutant virüsün bilhassa çocuklardan bulaştığını kaydetti.
Dördüncü dalga uyarısı
Prof. Dr. Ceyhan, şu tabirleri kullandı:
“Dolayısıyla bu kurallara uyarak normalleşirsek azalmayı devam ettirebiliriz ta ki nereye kadar yüzde 70-75 aşılama maksadına ulaşıncaya kadar. Yoksa biz ne yaparsak yapalım bir dördüncü dalga görürüz zati. Yani bütün ülkeler bu, bizim için değil yalnızca ancak bu dalga bu türlü çok az hadise artışıyla, düz çizgiye yakın bir eğimde mi seyredecek yoksa büyük bir dağ üzere mi olacak onu yalnızca alınan tedbirler ve bizim ona ahenk oranımız belirleyecek.”
Cumhuriyet
