CHP sözcüsü Faik Öztrak’ın açıklamalarından satır başları şöyle;
-Dün, Irak’ın kuzeyinde bölücü terör örgütüne karşı yürütülen operasyonlarda, Piyade Bilirkişi Onbaşı Recep Yüksel şehit oldu. Şehidimize Allah’tan rahmet, kederli ailesine, sevenlerine ve milletimize başsağlığı diliyoruz.
-Öğrenciler YKS’ye girdi. Saray’ın kibirli adamı test tarihleriyle bir ileri iki geri oynamıştı. Süreç son kademe özensiz yönetildi. Süreci yönetemeyenler algıyı yönetmek isteyince gençlerimizin yanıtı çok ağır oldu.
ERDOĞAN’I BEĞENMEME FIRTINASI KOPTU
-Sarayı’ın kibirli başının test öncesi gençlerle toplumsal medyada yaptığı içtimaya gençlerimiz dijital protestosu damga vurdu. Erdoğan’ı beğenmeme fırtınası koptu. Gençlerimiz ‘sana oy moy yok’ diyerek seçim gününe randevu verdi.
-Ne hoş demiş Sadi Şirazi: “Ders alınmazsa, her kusur bir sonraki cürmün virüsü olur”
-Yıllarca birlikte el ele yürüdüğü FETÖ’den ellerine bulaşan çamuru bu sefer gençlerimize bulaştırmaya çalışıyorlar. On parmaklarında on kara, tertemiz gençlerimizi karalamak istiyorlar.
AKLI BAŞINDA HİÇBİR İKTİDAR…
-Aklı başında hiçbir iktidar; devletinin geleceğiyle hengame etmez. Kendi ideolojik saplantılarıyla, gençlere format atmaya kalkmaz.
YEŞİL TOP PRATIĞI
-Saray sosyetesinin yeşil benekli trol hesaplarının, toplumsal medyada estirdiği teröre, rezilliklere tüm dünya şahit oldu. Artık boş işleri bırakın.
-18 yılda 15 kere eğitim sistemi değiştirildi.
-Kasaba üniversiteleriyle gençlerimizin ve ailelerinin hayali çalındı. Bir memlekette, itibarlı bir bilim mecmuasında tek bir makalesi yayımlanmayan biri, üniversiteye rektör yapılır mı? Saray’ın kibirli adamı bunu da yaptı.
-En son atanan 6 rektörden 4’ünün bilimle falan alakası yok. Üniversitelerimizde de liyakatin mahallini sadakat aldı. Bilim yuvası üniversitelerimizin içi boşaltıldı. Evvelden üniversite öğrenimi bir itibar sembolüydü, artık işsizliğin sembolü oldu.
-2014’te üniversite mezunu işsizlerimizin sayısı 606 bindi, 2019’da 1 milyon 123 bine çıktı. Üniversiteli işsizlerin sayısı beş yılda, ikiye katlandı.
-Bugün 20-29 yaş arasındaki her 100 gencimizden 38’i ne eğitim görüyor, ne de bir işte çalışıyor. Gençlerimiz meskeninde oturuyor. Anasının, babasının eline bakıyor.
VATANDAŞIN TENCERESİNDE AŞ DEĞİL, DERT KAYNIYOR
-Vatandaşın tenceresinde aş değil dert kaynıyor. Milletimiz yalnızca koronayla değil pahalılık virüsüyle de uğraş ediyor. Lakin Anadolu Ajansı’na bakarsanız Avrupa’nın en ucuz memleketi Türkiye’ymiş.
-Bu iktidarın elinde sofralarımızın rahmeti kaçtı. Mutfaktaki tencereler boşaldı. Vatandaşlarımız pazarda tezgâhlara, markette raflara elini uzatamaz oldu. Her şey ateş pahası. Yaz geldi fakat zerzevatın, meyvenin yanına hala yanaşılmıyor.
-Hafta sonu markete gittim. Sivri biberin kilosu olmuş 12 lira, Yeşil fasulyenin kilosu olmuş 12,5 lira. Barbunyanın kilosu derseniz 14,5 lira. Yeşil eriğin kilosu 14,5 lira. Kayısının kilosu 12,5 lira. Şeftalinin kilosu 10 lira. Kirazın kilosu 20 lira. bir kalıp beyaz peynir olmuş 36 lira. Etin fiyatını söylemiyorum bile.
-Milletimiz mevsiminde bir taze fasulye pişireyim, içine birazcık et koyayım, yanına bir de pilav yapayım, üstüne evlatlarla bir tabak da kiraz yiyelim dese, gerekenleri almaya, neredeyse küçük bir servet harcaması lazım. Vatandaşın tenceresinde aş değil, dert kaynıyor dert.
-Milletimiz yalnızca korona ile değil, pahalılık virüsüyle de uğraş ediyor.
AA’YA NAZARAN TÜRKİYE’NİN EN UCUZ MEMLEKETI TÜRKİYE!
-Ama iktidarın pravda’sına dönen Anadolu Ajansı’na bakarsanız Avrupa’nın en ucuz memleketi Türkiye’ymiş. Alman vatandaşı orada aldığı minimum fiyatla, Almanya’da 15 sepet eser alacakken, Türkiye’de 34 sepet eser alabiliyor… Akıllıca.
-Türkiye Alman’a, Almanya’dan ucuz… Bu da gerçek. Lakin benim minimum fiyatlı vatandaşım, Alman vatandaşının aldığı eser sepetinin birebirini almaya kalksa, yalnızca 8 sepet alabiliyor. Alman ne kadar alıyordu? 34 sepet. Yani, Alman’ın minimum ücretlisi bizim minimum ücretlimizin alabildiğinin dört mislinden fazlasını alıyor.
-Alman vatandaşına ucuz olan, bizim milletimize pahalı. Kelamın özü şu: Anadolu Ajansı’nın övdüğü ucuzluğun kendi milletimize bir hayrı yok. “Balık baştan kokar” derler. Baştakiler yalanı gerçek üzere anlatınca, devletin ajansı da bu türlü haber yapıyor. Artık milletle alenen alay ediyorlar.
Cumhuriyet
