Erdoğan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
Uzaktan eğitim deneyimi değerli fakat örgün eğitimin yerini tutmaz. En kısa müddette üniversitelerde yüz yüze eğitimi başlatmayı hedefliyoruz
2006 yılından sonra kurulmuş üniversitelerden dünyada birinci 800 ortasına girmeyi başaranlar var. Bu muvaffakiyet değerlidir. Vilayetlerimizdeki üniversitelerimiz, tek tip bir eğitim yapmak yerine kentlerinin ve bölgelerinin gereksinimleri doğrultusunda şekillenmeye başladılar.
YÖK tarafından hazırlanan yeni bir projeyi paylaşmak istiyorum. ‘YÖK Anadolu projesiyle, Anadolu’da yolun başında olan üniversitelerimizle gelişmiş üniversitelerimiz eşleştirilerek eksikliklerini gidereceğiz.
Artık siyasetten, iktisada kadar her alanda global bir güç haline gelen Türkiye gerçeği var. En büyük gereksinimimiz yetişmiş insan gücüdür. İnsan kaynağımızda önemli açığımız bulunuyor. Bakanlıklarımızın bu mevzuda çalışmaları bulunuyor. Lakin dilek ettiğimiz yere gelebilmiş değiliz. Anasınıflarına kadar inen sağlam bir sistem kurmalıyız. Çocuklarımızın gönül dünyalarını zenginleştirmeyi de ihmal etmemeliyiz. Dünyada maddi zenginlikte ileri gittiği halde manevi çöküş nedeniyle geleceğinden ümidini kesmekle yüz yüze olan toplumlar bulunuyor. Türkiye’yi bu türlü bir tehlikeyle yüz yüze bırakmayacağız.
“BİZE BU KADAR YAYILMAYIN DENİYOR”
Nerede bir zulüm varsa Türkiye orada. Bize “Bu kadar yayılmayın” deniyor. Ancak orada zulüm var. Seyir mi edelim? Biz buna sessiz kalamayız. Tarih boyunca ecdadımızın getirip bize emanet ettiği bir vazife var. Onun için biz durmaz. Gerekeni yaparız.
“GELİŞMİŞ ÜLKELERDE BU TÜRLÜ BİR ŞEY GÖREMEZSİNİZ”
Çıkıyorlar erken seçim diyorlar. Ne erken seçimi ya? Dünyanın hangi gelişmiş ülkesinde belirlenen vaktin dışında erken seçime gidilir? Bunlar kabile devletlerinin işleridir. Gelişmiş, gelişmekte olan bir ülkede bu türlü bir şeyi göremezsiniz. Yeni Türkiye’de ilan edilen vakit neyse, yani 2023’ün Haziran ayında seçim yapılacak. Bunu öne almak mümkün değildir.
Cumhuriyet
