SÜRGÜN KARARI MAHKEMEYE TAŞINACAK
Okul müdürünün kendisi hakkında bâtın gizli halde tuttuğu keyfi tutanaklarla baskı altına alınıp sindirilmeye çalışıldığını, bu tıp baskıların kendisini asla yıldırmayacağını ve sonuna kadar uğraş edeceğini tabir eden öğretmen Olcay Kete, sürgün kararını mahkemeye taşıyacak.
Eğitim iş Ankara 2 Nolu Şube Başkanı Mehmet Ali Güler, Kete’nin yaşadıkları hakkında açıklamada bulundu.
Güler, “Bir eğitimcinin sürgün edilmesine giden süreci kamuoyu ile paylaşmamız gerektiğini düşünüyoruz. Öncelikle şunu belirtelim ki vazife yeri değişikliğine münasebet gösterilen soruşturma şimdi tamamlanmamış ve üyemize rastgele bir ceza verilmemiştir. Lakin Olcay öğretmen hatalı görülmüştür. Hatası nedir derseniz; angarya misyonlara, mesai saati dışında yapılmak istenen toplantılara karşı çıkmak, adaletli bir ders programı yapılmasını istemek, huzurlu bir çalışma ortamı yaratılması için okul yönetiminin üzerine düşeni yapmasını istemek ve yönetmelikte olmayan nöbetçi amir uygulamasına karşı çıkmak. Bütün bunların üzerine nöbete 6 dakika geç kalması mazeret gösterilerek soruşturma açılmıştır…”
KETE’DEN EVVEL İKİ ÖĞRETMENE DE BİREBİRİ YAPILDI
Eğitim iş Ankara 2 Nolu Şube Başkanı Mehmet Ali Güler, “Öğretmenimiz için, nöbete geç gelmek, okul sistemini bozmak ve okul müdürüne sesini yükseltmek üzere üç başka hatadan ihtar, kınama ve maaş kesim cezası tıpkı anda önerilmiştir. Bu ortada bize ulaşan bir öteki öğretmenimiz bizimle enteresan bilgiler paylaştı. Birkaç yıl evvel tıpkı münasebet ile başlayan bir soruşturma sonucu Olcay öğretmenimiz üzere kendisinin de misyon yeri değiştirilmiştir. Bu noktaya kadar bir sorun yok. Lakin her iki soruşturma birebir okul müdürünün muhakkiklik yapmasıyla sonuçlanmış ve ne tesadüftür ki her iki öğretmenimiz de tıpkı okullara gönderilmişlerdir. Okulda tabirine başvurulan öğretmenlerin de büyük kısmı ortaktır. Bu benzerliklerin araştırılması gerektiği kanısıyla bu mevzuda da bir müracaatımız olacaktır. Okulda benzeri soruşturmalar yapılmış mıdır? Bu soruşturmalar yoluna uygun yapılmış mıdır? Bu soruların karşılığını mahkeme sonucunda öğreneceğiz” dedi.
“YÖNETİCİLERİ KINIYORUZ”
Güler açıklamanın devamında, “Ankara’nın orta yerinde olmasına karşın güvenlik riskleri altındaki bir okul bahçesinde her iklim şartında aralıksız nöbet tutan öğretmenlere teşekkür etmeyi değil de 6 dakika geç kalmasını mazeret ederek soruşturma açmayı tercih eden yöneticileri kınıyoruz” dedi.
“ÖĞRETMENLERİN SESİNİ YÜKSELTMESİ İSTENMİYOR”
Güler, “Her gün yurdun dört yanından gelen haberler bize gösteriyor ki öğretmenin sesini yükseltmesi istenmiyor. Haksızlık karşısında sussun, yanlışa yanlış demesin isteniyor. Bu soruşturmanın açıklaması budur. Yalnız Olcay öğretmenin değil haksızlık karşısında dik duran tüm eğitim çalışanlarının yanında olmaya devam edeceğiz” formunda kelamlarını tamamladı.
EĞİTİM İŞ SENDİKASI GENEL LİDERİ ORHAN YILDIRIMIN AÇIKLAMASI:
Eğitim-İş Genel Lideri Orhan Yıldırım da öğretmen Olcay Kete’nin sürgün edilmesi hakkında açıklamada bulundu.
Yıldırım okullardaki asıl sorunun liyakatsiz, yandaş atamalar olduğunu lisana getirdi. Ulusal Eğitim tarafından yapılan atamalara dikkat çeken Yıldırım ”oturduğu makamı kaldıramayan yöneticiler bu sıkıntılara yol açıyor” dedi.
Eğitim-İş Sendikası bünyesindeki öğretmenlerin bu biçim baskılara boyun eğmeyeceğini lisana getiren Yıldırım şu tabirleri kullandı:
”Son devirlerde Ulusal Eğitim Bakanlığı’ndaki yandaş yönetimci atamaları daha çok liyakatli olmayan, daha çok yandaş sendikalara üye olan bireyler ortasından bilhassa seçilmektedir. Bu durumda oturduğu makamı kaldıramayan, yönetme hüneri olmayan, çalışanı yönlendiremeyen ve yaşanabilecek olan aksaklıklara tahliller üretemeyen şahısların haketmedikleri makamlara gelmesine sebep olmaktadır.
“BİAT ETMEYEN ŞAHISLARA SORUŞTURMA”
Burada yaşanan olayda bunun bir sonucu. Zira bir okul müdür şayet okulundaki çalışanla öğretmen memur, idari hizmetler, yardımcı hizmetlerde çalışanlarla yani okulun geneli manasında nasıl yöneteceği konusunda bir planı, projesi olmadığından, kendi yetersizliğinden kaynaklı en ufak olayda bunu bir soruşturmaya, bir gözdağına, bir tehdit gerecine dönüştürerek bireyleri biat ettirmeye yönelik bir formül izlemektedir. Biat etmeyen şahıslar üzerinde Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın ilgili üniteleri üzerinden tekrar yandaş boyutundaki soruşturmalar şimdi sonuçlanmadan kendisine biat etmeyen şahısları bulunmuş olduğu yerde cezalandırma yada o üniteden uzaklaştırma yoluna gitmektedirler.
“OLCAY KETE, NE GEREKİYORSA ONU YAPMIŞTIR”
Olcay Kete’nin de yaşamış olduğu durum bundan farklı değildir. Biz bunu elbette mahkemeye götüreceğiz ve kazanacağımızdan da eminiz. Fakat bu ne birinci nede son. Bunun özü liyakatsiz atanan, geldiği makamı kaldıramayan, yönetme marifeti olmayan idarecilerden kaynaklı.
Eğitim-İş Sendikası’nın hiçbir üyesi de uygulanan baskılara boyun eğmediği üzere, bu baskılar karşısında da susmamıştır. Her vakit haklı ve gerçek olanı savunmuş, Türkiye Cumhuriyeti’nin Ulusal Eğitim Bakanlığı Ulusal Eğitim Maddeleri çerçevesinde cumhuriyet kıymetlerinin eğitim öğretim sistemi içerisindeki olması gereken özgür bireyler, hür fikirlerle çocukların yetiştirilmesi
Cumhuriyet
