Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan istifası ile ilgili haber yapmayan televizyon kanalları ve gazetelerle ilgili, “Oto sansür uygulayarak Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne muhalif davranmışlardır” değerlendirmesi yaptı.
TGC’den yapılan yazılı açıklamada, “Basında oto sansür tarihi açısından 8 Kasım 2020 Pazar günü çok şanssız bir gün yaşanmıştır. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın 8 Kasım 2020 Pazar akşamı resmi toplumsal medya hesabı üzerinden bir mektup yayınlayarak istifa etmesi, kendilerini ‘merkez medya’ olarak niteleyen televizyon kanalları ve gazetelerde haber olarak yer bulamamıştır” sözlerine yer verildi.
İktidara yakın medya kuruluşlarında misyon yapan yöneticilerin Bakan Albayrak’ın istifa mektubuyla ilgili bilgiyi, muhabirleri bu istifayı doğrulayan bilgiyi kendilerine ulaştırsa da yurttaşlara iletmekten kaçındığını belirten TGC, açıklamasında şu davete yer verdi:
“Gazetecilik kamu faydasına halkın haber alma, bilgilenme ve gerçekleri öğrenme hakkına hizmet etmektir. Gazetecilik alenileşmiş bir bilgiyi ‘iktidar ne der’ telaşıyla saklamak değildir. Tüm meslektaşlarımızı şartlar ne kadar sıkıntı olursa olsun Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uygun habercilik yapmaya, halktan gerçekleri gizlememeye davet ediyoruz.”
TGC’nin dikkat çektiği Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nin Gazetecinin Temel Misyonları kısmının D hususu şöyle:
“Gazeteci; halkın bilgi edinme hakkı uyarınca, haber alma, yorum yapma ve eleştirme özgürlüğünü kullanırken kendi açısından sonuçları ne olursa olsun, gerçekleri çarpıtmadan aktarmak zorundadır.
Gazeteci; basın özgürlüğünü, halkın gerçek haber alma, bilgi edinme hakkı ismine dürüstçe kullanır. Bu gayeyle her türlü sansür ve oto sansürle çaba eder. Gazeteci, evvel halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoriteleri ve patronuna olan sorumluluklarından evvel gelir. Gazetecinin Yanlışsız Davranış Kuralları’nın Özdeşleşme hususuna nazaran ise gazeteci, bir bilginin, haberin yayını ya da yayınlanmaması karşılığı hiçbir maddi yahut manevi menfaat sağlayamaz; çıkar çatışması yaratmaktan kaçınır. Gazeteci, uzmanlık alanı ne olursa olsun öncelikle gazetecidir, rastgele bir partiden sorumlu muhabir ise o partinin üyesi yahut sözcüsü üzere davranmamalı ve bu tarafta yayın yapmamalıdır.”
Cumhuriyet
