ÂLÂ Parti TBMM Küme Lideri İsmail Tatlıoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ait değerlendirmelerde bulundu.
İktisat gündemine ait konuşan Tatlıoğlu, iktisatta tarihi tabanların ve külfetlerin yaşandığı, toplumsal medya üzerinden bakanların vazifesi terk ettiği bir durumla karşı karşıya kalındığına dikkat çekti.
Hazine imkanlarının zayıfladığından bahsedilirken, bilhassa son aylarda Merkez Bankasının tükenişinden kelam edildiğini öne süren Tatlıoğlu, bunun kendilerini üzdüğünü söyledi.
“2000’lerin başında orta gelir tuzağını konuşan, son 5 yıldır da fakirlik kapanında bir Türkiye” olduğunu argüman eden Tatlıoğlu, “2013’e nazaran 358 milyar dolar yoksullaşan bir Türkiye’yle karşı karşıyayız. Türkiye bu nedenle önemli bir borçlanma sarmalına giriyor. Bu doğal olarak faizi de körüklüyor. Türkiye tekrar kamu borcu, faiz ve enflasyon sarmalına girmiş durumda.” diye konuştu.
Türkiye’nin, yapısal bir tıkanmayla karşı karşıya olduğunu ileri süren Tatlıoğlu, “Bunun aşılması, yeni bir siyasal iklimin hakimiyetiyle mümkündür. Bugünkü siyasal iklim bu yapısal tıkanmayı çözecek, yapısal ıslahat yapma gücüne ve kabiliyetine sahip değildir.” tabirini kullandı.
“HİÇBİR BİÇİMDE CUMHUR İTTİFAKININ MENSUBU OLMAYACAĞIZ”
Tatlıoğlu, gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
“MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, YETERLİ Partiyi, CHP, HDP ve Saadet Partisiyle birlikte anayasanın birinci dört hususunu tartışmalı hale getiren bir anayasa çalışmasına ortak olmakla suçluyor. Değerlendirmeniz nedir?” sorusu üzerine, Tatlıoğlu şöyle konuştu:
“Biz siyasi bir partiyiz. Anayasa üzere bir önceliğimiz hiç olmadı. Toplumun problemlerine baktığımızda bütün anketlerde 20. sıraya bile girmiyor. Güçlendirilmiş ve iyileşmiş bir parlamenter sistemin öncüsüyüz. Siyasi bir parti olarak bu da dahil uygun bulduğumuz bütün toplantılara gireriz, girebiliriz. Bunu dün de yapabilirdik, bugün de yarın da yaparız. Yaptığımızda bunu açıkça da söyleriz. Bizim yerimize diğerlerinin söylemesi nitekim manidardır. Ben ve milletvekili arkadaşlarımızın hiçbiri bu türlü bir çalışmanın varlığına şahit olmadık. Son vakitlerde şaşırıyoruz. Bazen AK Parti ile bazen de CHP ile anayasa hazırlıyoruz. Fakat ne AK Parti ne CHP bunun varlığını doğruluyor ne de var olduğunu biz biliyoruz. Bu türlü bir sis perdesinin ardında anayasa çalışmasının olduğu konusunda kanaat var. Ne yapıyorsak söyleriz, söylediğimizi de yaparız.”
Partide bütün kararların, GÜZEL Parti Genel Lideri Meral Akşener’in başkanlığında, Genel Yönetim Şurası ve milletvekillerinin yaptığı toplantılarda ortak alındığına işaret eden Tatlıoğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Ben ve bütün milletvekili arkadaşlarımız, bu türlü bir toplantıda, bu türlü bir bahsin konuşulduğunu dahi görmedik. Son vakitlerde bu hususta tez sahibi olan arkadaşın da hiçbir toplantıda bir konuşmasına şahit olmadık. Bu nedenle siyasette ayrılıklar, birliktelikler olur. Her hal ve karda biz YETERLİ Parti olarak Cumhur İttifakı’nın bir modülü olmayacağız. Bunu, bu işi seslendirenler duysun diye net olarak söz ediyorum. Biz ‘Türkiye yanlış yönetiliyor’, ‘Cumhur İttifakı Türkiye’yi yanlış yönetiyor.’ diye en çok bağıran ve milletle bir arada olanız. Bizi kim, ne biçimde itham ederse etsin, hiçbir formda Cumhur İttifakı’nın mensubu olmayacağız.”
‘ANAYASA’ KARŞILIĞI
“Anayasanın birinci dört unsurunun tartışılmasına dair parti olarak bir görüşünüz var mı?” sorusunu Tatlıoğlu, “Elbette var, bu türlü bir teklif gelse buna birinci karşı duran biz oluruz. Biz milliyetçi, demokrat ve kalkınmacı bir partiyiz. Anayasanın birinci dört unsuruna karşı bir teklif gelirse ki bu daha evvel AK Parti ve HDP’nin birlikte tahlil sürecinde çok lisana getirdiği ve millete alıştırma bir kavramdı. Bu mevzuya, bizim parti kurucularımız en fazla ses çıkaranlardı. Bugün de Meclis’e bu türlü bir şey gelirse, buna karşı birinci karşı duran biziz. Maalesef bu türlü bir süreç var. Bu kapı, ne kadar zorlarlarsa zorlasınlar bizi Cumhur İttifakı’na çıkarmayacaktır.” diye yanıtladı.
Tatlıoğlu, “Cumhur İttifakı’na katılmanız tarafında bir teklif ya da baskı mı geldi?” sorusuna ise “Hepimiz uzun müddettir olanları görüyoruz. Hepimiz Ömer Çelik’in açıklamalarını gördük. Bu mevzudaki argümanları da gördük. Münasebetiyle bu bizim dışımızda. Bizim dışımızda olanların da bizim yolumuzu kesmesine milletimiz müsaade etmez.” karşılığını verdi.
Cumhuriyet
