Suriye’deki savaştan kaçarak kocası ve çocuklarıyla birlikte Türkiye’ye gelen ve eşinin işvereni R.N. tarafından taciz edildiği ileri sürülen E.B’nin cürüm duyurusu üzerine yürütülen soruşturmaya takipsizlik verilmesinin akabinde itiraz talepleri de reddedildi. Akabinde R.N., toplumsal medya ve basın yoluyla şiddete uğradığını münasebet göstererek avukat, tacize uğradığını sav eden müvekkili E.B. ve eşi hakkında müdafaa kararı aldırdı. Takipsizlik kararının R.N’nin bir kaç ay önceye kadar Güvenlik Şube Müdürü olan kardeşinin tesiri ile verildiği ileri sürülmüştü.
‘EMNİYET’TE KARDEŞİM VAR’
Diyarbakır’da eşinin işvereni tarafından taciz edildiğini tez eden E.B’nin şikâyeti üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca R.N. hakkında soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma kapsamında söz veren müşteki E.B., eşinin meskende olmadığı vakitlerde R.N’nin konutuna gelerek kendini taciz ettiğini belirtmişti. E.B., “Eğer evimden çıkmazsa kendisini rezil edeceğini söyledim lakin ‘Emniyet’te kardeşim var seni Suriye’ye göndeririz, eşini de öldürürüz’ diye tehdit ediyordu” tabirlerini kullanmıştı. Soruşturma kapsamında tabir veren ve birebir vakitte gazetemize konnuşan R.N. ise argümanları yalanlamıştı. Akabinde soyut beyanlardan öteki bir delil olmadığı gerekçesiyle soruşturmaya takipsizlik verilmişti.
İHLALE 30 GÜN MAHPUS
Takipsizlik kararına itiraz eden avukat Zeynep Şeşeoğulları’nın talebini Diyarbakır 3. Sulh Ceza Hâkimliği “yeterli kuşku oluşturacak kanıt elde edilemediği” gerekçesiyle reddetti. Takipsizlik kararının akabinde R.N. toplumsal medya ve basın yoluyla şiddete uğradığını münasebet göstererek avukat Şeşeoğulları, tacize uğradığını tez eden müvekkili E.B. ve eşi hakkında müdafaa kararı aldırdı. Diyarbakır 1. Aile Mahkemesi tarafından verilen karara nazaran R.N.’yi küçük düşürmeyi içeren kelamlar kullanılması halinde Şeşeoğulları, müvekkili E.B. ve eşine 30 güne kadar mahpus cezası uygulanacak.
Cumhuriyet
