ADD’nin savunmanı Hülya İren Üresin tarafından hazırlanan dava dilekçesinde, Atatürk devrim ve unsurlarının savunucusu Mustafa Necati’nin vefatından sonra mülkiyeti kendisine ilişkin olan Ankara Mithatpaşa Caddesi’ndeki konutuyla ilgili mirasçıları tarafından Ulusal Eğitim Bakanlığı ile bağış akdi imzalandığı, daha sonra bu ahde hilâf olarak konutun Kültür Bakanlığı’na devredildiği kaydedildi. Dilekçede, başkaca Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Mustafa Necati’nin kendi meskeninin üzerinden isminin sökülerek Atatürk devrinde “Türkiye’de Allah demek yasaktı” yalanı ile topluluğu kutuplaştıran Nuri Pakdil’in isminin verilmesine ait şöyle denildi:
“Mülkiyeti davalı yönetime geçen Mithatpaşa Caddesi Çankaya Ankara adresindeki gayrimenkule, murisin yani Mustafa Necati’nin isminin verilmesi, tarihi geçmişi ve bağış mukavelesi göz önüne alındığında en doğal hakkı iken görüşlerinin külliyen aykırısı görüşe sahip olan, anayasayı bile yok sayan bir şahıs olan Nuri Pakdil isminin verilmesi en başta Mustafa Necati’nin anısına saygısızlık olduğu üzere hukuka da alışılmamıştır.”
Dilekçede, Mustafa Necati isminin konutundan silinmesine ait sürecin, anayasaya, hukuka ve maddelere alışılmamış olduğu; kamu yararı sağlamayacağı, tam bilakis toplulukta kaosa neden olacağı gerekçesiyle yürütmesinin durdurulması ve iptali istendi.
Cumhuriyet
