Ankara’da eşinin “Elimden kimse alamaz” diye tehdit ettiği bayanın, zorlama mahpusu için yaptığı müracaat mahkeme tarafından “Kadın erkeği tahrik etti” denilerek reddedildi.
Ankara’da bir bayan, eşinin kendisini aldattığı ve şiddet gördüğü gerekçesiyle boşanma davası açtı. Ankara 19. Aile Mahkemesi’nde görülen davada, bayan eşi hakkında 14 Ekim 2020 tarihinde uzaklaştırma kararı alındı. Lakin bayan eşi onu aradı. Bayan ve eşi ortasında telefon görüşmesinde tartışma çıktı. Bayan, eşine uyuşturucu kullandığı için reaksiyon gösterirken, eş ona “Elimden kimse alamaz” diye tehditte bulundu. Demirel eşini uzaklaştırma kararını ihlal ettiği gerekçesiyle zorlama mahpusu uygulanması için mahkemeye başvurdu.
“YASADA OLMAYAN ‘TAHRİK’”
Mahkeme zorlama mahpusu başvurusunu 18 Aralık 2020 tarihinde reddederek, bayanın eşinin uyuşturucu kullandığı için gösterdiği tepkiyi “Kadının erkeği tahriki” olarak yorumladı. Mahkeme ayrıyeten Demirel’in görüşmeyi sürdürdüğünü de tabir ederek, “Hayatın olağan akışına nazaran karşı tarafı tanıdığında derhal bağlantısı sonlandırabilecek yerde görüşmeyi sürdürdüğü görülmekte” dedi.
ANKA’dan Tamer Arde Erşin’in haberine nazaran mahkeme, “Kadının erkeği tahrik ettiği” yorumunda bulunmasına rağmen tahrik kararları yalnızca Türk Ceza Kanunu’nda bulunuyor ve dava konusu 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Bayana Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’da tahrik kararları bulunmuyor. Türkiye’nin de taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’nde ise bayana karşı şiddet ortasında “Psikolojik şiddet” de bulunuyor ve aile içi şiddet aksiyonu tanımlanırken “Mevcut yahut daha evvelki eşler yahut birlikte yaşayan bireyler ortasında meydana gelen fizikî, cinsel, ruhsal yahut ekonomik şiddet hareketleri olarak anlaşılacaktır” deniliyor.
UZAKLAŞTIRMA KARARI EŞE BİLDİRİM EDİLMEMİŞ
Mahkemenin bu kararına Ankara 20. Aile Mahkemesi’nde itiraz edildi. Bayanın yaptığı itiraz müracaatında, zorlama mahpusu talebini yinelendi. 20. Aile Mahkemesi’nin verdiği ret kararında ise 19. Aile Mahkemesi’nin aldığı uzaklaştırma kararını bayanın boşanmak istediği eşine bildirim etmediği ortaya çıktı. 20. Aile Mahkemesi, “14 Ekim 2020 tarihinde verilen muhafaza kararının bildiri edilmediği, 6284 sayılı Yasa’nın 8/4 unsuru uyarınca önlem kararının karşı tarafa bildiri edilmesi gerektiği, bildiriden evvel ihlali kelam konusu olamayacağı, kaldı ki karşı tarafın savları kabul etmediği” bildirildi.
YASA “GECİKTİRİLMEKSİZİN” DİYOR, FAKAT KARAR 17 GÜN SONRA ÇIKTI
Bunun üzerine bayan, avukatı aracılığı ile Ankara 19. Aile Mahkemesi’ne yaptığı müracaatta yine müdafaa kararı alınmasını istedi. 6284 sayılı Kanun’daki “… önlem kararı verilebilmesi için, şiddetin uygulandığı konusunda kanıt yahut evrak aranmaz. Önleyici önlem kararı, geciktirilmeksizin verilir” kararlarına rağmen 17 gün sonra muhafaza kararı alabildi.
Bu örnek davayı ANKA’ya kıymetlendiren eski YARSAV Lideri ve emekli aile hakimi olan avukat Mustafa Karadağ, önlem kararlarının geciktirilmeksizin uygulanması gerektiğini vurgulayarak, bu olayda önlem kararının dahi bildiri edilmediğine dikkat çekti. Karadağ, kararın bildiri edilmemesinin müdafaa önleminin ihlali halinde zorlama hapsinin uygulanmasını olanaksız kıldığını vurgulayarak, “Biz tebligatın yapılmamasıyla şunu anlıyoruz, demek ki mahkeme ve kolluk iş birliği 6284 sayılı Kanun’un uygulanması manasında gereğince iyi işlemiyor” dedi.
Karadağ, mahkemenin verdiği karardaki “Kadının tahriki var” kararının 6284 sayılı Kanun açısından mümkün olmadığına dikkat çekerek, “Tahrikin cezasızlık hali İstanbul Sözleşmesi’ne de alışılmamış. Tahrik hükümü ceza hukuku müessesidir” ikazında bulundu.
“YENİ YARGI OLAYA İKTİDAR ÜZERE BAKIYOR”
Karadağ, her önlem ihlalinde tahrik kararının aranması durumunda bayana karşı şiddetin önlenemeyeceğini kaydederek, “Sanıyorum yeni yargı olaya iktidar üzere bakıyor” diye vurguladı. Karadağ, örnek olayda bayanın 17 gün muhafazasız kalmasının vefatla burun buruna gelmesi manası taşıdığını tabir etti.
ERDOĞAN “BOŞANMIŞ EŞİ DE KAPSAYACAK” DEMİŞTİ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeni yargı ıslahatını anlatırken, “Eşe karşı işlenen cürümlerle ilgili öngörülen ağırlaştırıcı sebebi, boşanmış eşi de kapsayacak halde genişletiyoruz. Tek taraflı ısrarlı takip fiillerini farklı bir hata olarak düzenliyoruz” demişti.
Cumhuriyet
