Kocaeli’nde yaşayan 13 yaşındaki İrem Işık Bayraktar, ailesiyle birlikte sevinçli bir gün geçirdikten sonra tabiatta gördükleri mantarlardan topladı. Mantarın tadına bakan Bayraktar, birkaç saat sonra mide bulantısı ve kusma durumu yaşadı.
Bulantı ve kusmanın şiddeti artınca ailesi tarafından acil servise götürüldü. Hastanede tetkikleri yapılan Bayraktar’ın karaciğer işlevlerini kaybettiği anlaşıldıktan sonra vakitle yarış başladı. Şuur kaybı da yaşayan İrem Parıltı annesinden aldığı karaciğerin kesimiyle yine hayata “Merhaba” dedi.
VAKİTLE YARIŞ
Hüseyin ve Fatma Bayraktar çiftinin iki kızından biri olan İrem Işık, tabiatta gördükleri mantarlardan topladı. Mantarın tadına bakan Bayraktar, birkaç saat sonra rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan İrem Nur’un karaciğer işlevlerini kaybettiği anlaşıldı ve o andan sonra vakitle yarış başladı. Aile, süratli bir araştırmayla Prof. Dr. Koray Acarlı’ya ulaştı.
Çabucak İstanbul’a gelen Bayraktar, Prof. Dr. Acarlı ve takımının yaptığı başarılı operasyonla, annesinden alınan karaciğerinin modülü ile yaşama tutundu. Annesi Fatma Bayraktar’dan karaciğer alan İrem, yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Denize gitmiştik. Sonrasında mantar topladık. Meskene geldiğimde mantarın tadına baktık. Bir müddet sonra midem bulanmaya ve midemdekileri çıkarmaya başladım. Bu durumun şiddeti artınca da annem ve babam beni hastaneye götürdü. Rengim çok sararmıştı. Bana zehirlenmeyle ilgili tetkikler yaptılar. Sonrasında orada muayene eden hekimin ‘Neredesin’ sorusuna, ‘İstanbul’dayım’, ‘Kaçıncı sınıfa gidiyorsun’ sorusuna yeniden ‘İstanbul’dayım’ karşılığını verdiğimi söylediler. Sonrasını hatırlamıyorum. Şuurum kapanmış. Annem karaciğerini vermiş.”
‘ÇOK KORKTUK’
Baba Hüseyin Bayraktar ise “Bu hastalık bizde büyük bir şok tesiri oluşturdu. Çok korktuk. Ben de karaciğer vermek istedim, uyumlu çıktı fakat annesinin daha uyumlu olduğunu öğrendik. Annesi kızına ikinci kere hayat vermiş oldu” diye konuştu. Anne Fatma Bayraktar ise “Bir anne olarak kahroldum. İstanbul benim sevdiğim bir kent değildi lakin kızımı hayata döndüren Prof. Dr. Koray Acarlı İstanbul’da yaşadığı için artık İstanbul’u çok seviyorum” dedi.
TOKSİK HASAR
Prof. Dr. Koray Acarlı ise şunları lisana getirdi:
“İrem Nur’un karaciğeri, bilinmeyen bir nedenle – ki biz bunun ‘toksik’ denilen bir hususla, yenilen bir şey ya da kullanılan bir ilaç olabilir; hastalar bunu önemsemediği için paylaşmayabilir- hasar gördü. Yapılan tetkikler, olayın gelişimi ve gidişatı çok acil bir karaciğer naklini gerektirdi. İşte bu noktada canlı vericili naklin gücü ortaya çıkmaktadır. Türkiye kaidelerinde maalesef organ bağışının düşük, kadavradan alınan organın az olduğu durumlarda hastanın hayatını kurtarmak mümkün olmamaktadır. Biz de bu nedenle İrem Nur’un annesini ameliyata süratli bir halde hazırladık ve naklimizi süratlice yaptık. Bundan sonra İrem Işık, tertipli ilaç kullanımı dışında yaşıtlarından farklı olmadan hayatına devam edecek ve rutin denetimlerini yaptıracak.”
Cumhuriyet
