Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden Türkiye’nin talebine ret geldi.
AİHM, 6 Ekim 2020’de Ermenistan’ın başvurusu üzerine “Türkiye dahil, Dağlık Karabağ’daki çatışmaya direkt yahut dolaylı olarak katılan tüm devletleri, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) sivillere garanti ettiği hakların ihlaline katkıda bulunacak rastgele bir aksiyondan kaçınmaya ve kontrat kapsamındaki yükümlülüklerine hürmet göstermeye çağıran” bir karar aldı.
7 Ekim’de ise Türkiye, AİHM’e başvurarak, mahkemeden kararını yine gözden geçirmesini ve Türkiye aleyhine alınan süreksiz önlemi kaldırmasını istedi.
Amerikanın Sesi’nde yer alan habere nazaran; Türkiye’nin talebini görüşen Mahkeme, kararında, “AİHM İçtüzüğü’nün 39. Hususu uyarınca süreksiz bir önlemin, telafisi mümkün olmayan bir hasar riski durumlarında alınabilecek acil bir tedbir olduğunu” hatırlatarak, şu sözlere yer verdi:
*Böyle bir tedbirin belirtilmesi süreksiz niteliktedir ve muhtemel çekişmeli yargılamalar bağlamında davanın kabul edilebilirliğine yahut temeline ait müteakip incelemeye ziyan getirmez.
*Yalnızca Türkiye’ye değil, ilgili tüm devletlere yöneliktir. Mahkeme, Türk hükümeti tarafından formüle edilen itirazları inceledikten ve çatışmanın ciddiyetini ve yaşadığı tırmanışı bir defa daha dikkate aldıktan sonra, kararını değiştirmek ve belirtilen süreksiz önlemi kısmen kaldırmak için hiçbir neden görmemektedir.
SÜREKSİZ ÖNLEM UNSURU
AİHM İçtüzüğü’nün 39. Hususu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf rastgele bir devlet hakkında süreksiz önlem alabilmesine imkan veriyor. Süreksiz önlem kararı, sadece ‘telafisi mümkün olmayan hasar riskinin yakın olduğu’ durumlarda geçerli olan acil durum önlemleri olarak tanımlanıyor.
Cumhuriyet