Aslıhan’ın çabasını annesi Şule, Şahime’nin çabasını ise ablası Hazel sürdürüyor. İkisi de Evvel Çocuklar ve Bayanlar Derneği ile yürüyor. Evvel Çocuklar ve Bayanlar Derneği ismine Av. Nilda Baltalı, kendilerine ulaşan bayanlara yılmadan, pes etmeden çaba etme kelamı verdiklerini belirterek, “Aslıhan ve Şahime hayatlarını değiştirmek için çok çabaladılar. Davalarını savunmak bizim için bir onurdur. Daima birlikte boyun eğmeden şiddete karşı uğraşın içindeyiz. Bayanlara davetimizdir, buradayız. Bize ulaşın” dedi.
“KOLLUK KUVVETLERİ BİZE KARŞI DAİMA ÜÇ MAYMUNU OYNADI”
“Ali’nin ağabeyi savcı olduğu için kolluk kuvvetleri bize karşı daima üç maymunu oynadı” diyen Aslıhan’ın annesi Şule Birçek, “Kızım Ali tarafından vefatla tehdit edildiği için çocuklarıyla bir arada bayan sığınma meskenine gitti. Ali’nin savcı ağabeyi, kızımın kaldığı sığınma konutunun adresini kardeşine verdi. Kızımın öldürülmesi için devletin savcısı makamını kullandı. Ali, kumar borcu yüzünden kızımı ve çocuklarını öteki erkeklere borç para almaları için gönderiyordu. Kızımı öldürmeden 4 gün evvel sokak ortasında yakaladı ve boğazına bıçak dayadı. O gün polis tarafından kurtarıldı. Lakin kızımın boğazına bıçak dayayan adamı bir gün bile gözaltına almadılar. Uzaklaştırma kararına karşın Ali, meskenin önüne geliyordu. Biz de polisi arıyorduk. Polis bana, ‘bizim elimizden bir şey gelmez’diyordu. 9 Haziran günü Ali ambulansı arayıp ‘benim annem açık kalp ameliyatı oldu şuan iyi değil, bende meskende değilim’ diyerek konutun adresini veriyor. Kızımla balkonda otururken mahalleye ambulans geldi. Sıhhat vazifelileri bana ‘size geldik’ deyince, ‘bende yanlışınız var biz aramadık’ dedik. Sonra sıhhat vazifelileri apartmana girdi ve herkese sormaya başladı. Bende o sırada kapıyı açmamla birlikte Ali meskene girdi. Evvel beni bıçakladı, sonrada çocuklarının gözleri önünde kızımı öldürdü. Karşı komşumuz da bizi kurtarmak için Ali’nin elindeki bıçağı almaya çalıştı. Fakat zavallı bayan da yaralandı. Ali ve ailesi kızımı öldürmek için plan yaptı. Niçin tutuklamadınız? Kızımın öldürülmesini mi beklediniz? Kızımı planlı bir formda öldüren Ali ve ailesinin hak ettiği cezayı alana kadar çaba edeceğim” diye konuştu.
“BİR ANNENİN KUCAĞINDA EVLADI ÖLDÜRÜLÜR MÜ ?”
Şahime’nin ablası Hazel Tekin kardeşinin öldürüldüğüne şahit olduğunu söyleyerek, “2 Aralık’ta çocukların velayet davası var. Şuan çocuklar annelerini öldüren babanın ailesinin yanında. Çocuklar daima arayıp, ‘teyze bizi o katillere vermeyin’ diye ağlıyor. 17 Ağustos’ta barışma isteğiyle kardeşimi köye götürdü. Bu adam esasen kardeşimi diğer bir bayan için boşadı. Kardeşimi öldürmeden bir gün evvel beni aradı, ‘köye gel kardeşinle barıştık’ dedi. Annemle otogar karşılaştım. Halbuki bu adam annemi de köye çağırmış. Cinayeti işleyeceğinden ailesinin de haberi de vardı. Bu adam kardeşimi öldürmeden evvel avukatını arayıp kaç yıl yatarım diye sormuş. En fazla 15 yıl yatacağını öğrenince kardeşimi öldürmeye karar vermiş. Annemle bir arada kız kardeşimin kaldığı konuta gittik. Kardeşimi sabaha kadar dövmüş. Ortamızda tartışma çıktı. Hulusi, avcı olduğu için silahla gezerdi. Birden silahı da alıp meskenden gitti. Kısa bir mühlet sonrada gizlice konuta geldiğinde kardeşimi tüfekle vurdu. 5 dakika evvel yüzünü kuzum diye sevdiğim kardeşimin yüzü paramparça olmuştu. Annem ise o an ölen kızının vücuduna sarılarak ağlıyordu. Bu adam kardeşimi öldürüp ‘yat gari artık mezarda’ diyerek kahkaha atarak gitti. Kardeşimi öldürdüğünü görmemiz için bilerek beni ve annemi köye çağırdı. Bizim yaşadığımız bu acıyı kimse yaşamasın. Kardeşimi öldürdükten sonrada konut sahibinin oğlunu öldürdü. Bu adam kardeşimi döverken, birkaç defa konut sahibinin oğlu kardeşimi kurtarmış. O yüzden de ona bir kin beslemiş. En ağır cezayı alması için elimden ne geliyorsa yapacağım. Bayanları artık öldürmeyin. Bizim acımızı kestirim bile edemezsiniz. Bir annenin kucağında bir evladı öldürülür mü?” tabirlerini kullandı.
Cumhuriyet
