HKP avukatları tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na verilen dilekçede, değişiklik ile öğrenci adayının ve yakın etrafının irticai hareketlerde bulunmuş olması ile irtica örgütleriyle alakalarının bulunmasının Harp Okulları’nda ve öğrenci seçiminde sorun oluşturmayacağına dikkat çekildi. Dilekçede, “Menzilcisi de, İsmailağacısı da, İskenderpaşacısı da, Süleymancısı da, Kırklaricisi de, Uşşakîcisi de, Cübbelicisi de, Cübbesizcisi de, özetle hangi tarikat ve onlara bağlı cemaate mensup olurlarsa olsunlar, Harp Okulları’na girebilecekler. Yani artık Harp Okulları’na laik, Kuvayi Ulusala ve Mustafa Kemal-İnönü geleneğine bağlı ailelerin çocukları alınmayacak. Laik ve Mustafa Kemalci olmak en büyük kabahat ve sakınca sayılacak. Harp Okulları’nın kapıları, bu türlü gençlere kapanacak” denildi.
‘SİLAHLI GÜCE DÖNÜŞECEKLER’
AKP’ye yönelik 2008’de açılan kapatma davasında, “AKP’nin, laiklik tersi hareketlerin odağı haline geldiğinin” tespit edildiği ve odağı olmaya da devam ettiği kaydedilen dilekçede, “AKP; Anayasa’da tanım edilen laiklik prensibinin içeriğini boşaltmaya, değiştirmeye yönelik aksiyon ve telaffuzlarda, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti prensiplerine, ulus egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet unsuruna karşıt aksiyonlarda bulunmaya; Anayasa değişikliği ile Mustafa Kemal gelenekli Türk ordusunu lağvetmeyi hedefleyerek cürüm işlemeye devam etmektedir. Bu hataların temeli laikliğe tersliği oluşturmaktadır” tabirleri kullanıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Bakan Akar’ın da “Anayasayı ihlal” kabahati işledikleri savunulan dilekçede, “anayasal sistemin ortadan kaldırılması için tıpkı vakitte cebir uygulayacak bir teşkilatlanmanın da bu yönetmelik sayesinde getirildiği” belirtildi.
Dilekçede, değişikliğin, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapılanmasına yönelik bir değişiklik olduğu vurgulanarak, “İrticayla ilişkisi olan bireyler orduda istihdam edildiğinde silahlı bir güce dönüşeceklerdir” denildi.
‘AMAÇ ORDUNUN İÇİNİ BOŞALTMAK’
Dilekçede, “Erdoğan’ın, Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmak, Mustafa Kemalci Türk ordusunu lağvetmek emeliyle yıllardır planlı bir biçimde hareket ettiği” savunulurken, Akar’ın ise “yönetmelik değişikliği ile Erdoğan’ın emeline hizmet ettiği” öne sürüldü.
Erdoğan ve Akar hakkında soruşturma yürütülerek iddianame düzenlenmesi istendi. Kabahat duyurusunun akabinde HKP Genel Merkez Disiplin Şurası Lideri Ayça Okur, Ankara Adliyesi önünde düzenlediği basın açıklamasında, “Bu kural, tarikatlara, cemaatlere, şeyhlere karışmış, bulaşmış olanların, onların mensubu olanların Harp Okulları’na girememesini getiriyordu. Lakin bu ortadan kaldırılmış oldu. Bunun asıl maksadı Mustafa Kemal’in ordusunun içini boşaltmak” dedi.
Cumhuriyet
