Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eski danışmanı, Karar Gazetesi müellifi Akif Beki, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın koronavirüs gerekçesiyle yasaklanmasına ait bir yazı kaleme aldı.
AKP’nin kendisine karşı kullanılan “tam bağımsızlıkçılık” sloganlarını son periyotta çok sık kullandığına dikkat çeken Akif Beki, Yunanistan ile Doğu Akdeniz’de yaşanan gerginliğe de işaret ederek “Bu durumda iktidarın, Yunan işgalini bitiren Büyük Zafer’i parlatmasını, görkemli merasimlerle kutlamasını beklemez misiniz? Hem bugünkü bağımsızlığımızı, kurtuluşumuzu borçlu olduğumuz zafer. Hem de bugünlerde Ankara’nın, ‘erkeksen çık karşıma’ diye Akdeniz’de gözdağı verdiği Yunanistan’a uygun bildiri olmaz mıydı?” diye yazdı.
Akif Beki’nin yazısının ilgili kısmı şöyle:
“Bizden uzak olsun, kapalı baskı rejimleriyle bir benzerliğimiz yok. Ama Türkiye de emperyalizmle savaşıyor.
Ve birkaç yıl öncesine dek kendilerine karşı kullanılan ‘tam bağımsızlıkçı’ sloganları, artık iktidar sözcüleri atıyor.
Ülkeyi dışarıya şikayet etmek, dünyaya kötülemek, iç içişlerimize müdahaleye çağırmak, vatanı satmak, işgale davetiye çıkarmak, emperyalizme uşaklık etmek üzere ‘hainlik’lerle suçlanan değil, suçlayan taraf artık AK Parti.
“Vatandaşlarımı severim de döverim de, istersem demir yumrukla yönetirim, iç işimdir, egemenlik hakkımdır, ülkemi nasıl yöneteceğime ne karışır dünya, halkım karar verir” söylemi, el değiştirdi.
“İnsan hak ve özgürlükleri devletlerin iç işi ve ulusal egemenlik konusu değildir, bunlara karışılması memleketler arası hukuk ve demokratik dayanışma gereğidir” anlayışını, evvelce iktidar savunurdu. Artık muhalefete düşüyor.
Bu durumda iktidarın, Yunan işgalini bitiren Büyük Zafer’i parlatmasını, görkemli merasimlerle kutlamasını beklemez misiniz? Hem bugünkü bağımsızlığımızı, kurtuluşumuzu borçlu olduğumuz zafer.
Hem de bugünlerde Ankara’nın, ‘erkeksen çık karşıma’ diye Akdeniz’de gözdağı verdiği Yunanistan’a uygun bildiri olmaz mıydı?
Tam sırasıydı. 98. yıldönümünde, 30 Ağustos Zafer Bayramı her zamankinden daha ehemmiyet kazanmalı, daha coşkulu kutlanmalıydı.
Kutlamalar kısıtlandı halbuki. Salgın önlemleri gerekçesiyle İçişleri genelge yayınladı. Kalabalık, şenlikli, resepsiyonlu, konserli, fener alaylı kutlanmayacak.
Ayasofya’nın açılışıyla Malazgirt Zaferi şenliklerine bakanlar, 30 Ağustos’un bilerek silikleştirildiğini sav ediyor.
Ben değersizleştirme kastı aramıyorum altında. Fakat iktidar, söylediklerine sahiden inanıyorsa 30 Ağustos’u CHP’den daha fazla önemsetmeli değil miydi?”
Cumhuriyet
