Avukatlar Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal adil yargılanma talebiyle 5 Nisan’dan bu yana adil yargılanma talebiyle mevt orucundaydı. ‘Cezaevinde kalamaz’ raporuna karşın tahliye edilmediler. Dün durumu ağırlaşan ve yattığı Bakırköy Sadi Konuk Hastanesi’nde müşahede altına alınan avukat Ebru Timtik’in nabzı durduğu için hekimler acil müdahalede bulundu fakat kurtarılamadı.
Halkın Hukuk Ofisi, Timtik’in cenazesinin bugün İstanbul Isimli Tıp Kurumu’ndan alınacağını ve İstanbul Barosu önünde saat 12.00’de düzenlenen merasimin akabinde Gazi Cemevine götürüleceğini açıkladı.
CENAZE KAÇIRILDI
Timtik’in vefat haberinin akabinde da dün Isimli Tıp Kurumu önünde gerginlik yaşandı. Cenazenin polis takımları tarafından kaçırıldığı belirtilirken 4 kişi de gözaltına aldı.
Halkın Hukuk Ofisi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Ebru, polis müdahalesi ile Isimli Tıp Kurumundan çıkarıldı. Polis konvoyuyla cenaze İstanbul Barosu önüne götürülmesi engellenmeye çalışılıyor. Cenaze aracının peşindeyiz.” sözlerini kullandı.
MESLEKTAŞLARI BARO ÖNÜNDE
Öte yandan bugün saat 12.00’de İstanbul Barosu önünü yapılan davet nedeniyle çok sayıda avukat baro önünde bir ortaya geldi.
Cenazenin evvel Taksim’deki İstanbul Barosu önüne akabinde da Gazi Mahallesi’ne götürüleceği açıklanmıştı.
VEFAT ORUCUNDAKİ AYTAÇ ÜNSAL’DAN BILDIRI
Vefat orucundaki avukat Aytaç Ünsal da tedavi altında olduğu hastaneden bir bildiri gönderdi: “Canım avukatım, arkadaşım, adalet yoldaşım… Göz nazaran göre öldürdüler seni. Fakat doğuyorsun sen artık halkın yüreğinde. Yüreklerde, beyinlerde doğuyorsun. Var mı dünyada adalet için bir örneği ömrünü veren bir avukat. Alacağız hakkımızı. Senin için alacağız.”
DURAKOĞLU: BU MEVT ENGELLENEBİLİRDİ. ENGELLEMEDİLER
Anmaya Baro Lideri Mehmet Durakoğlu da ileti gönderdi. Durakoğlu’nun bildirisinde şu sözler yer aldı:
“Ebru Timtik ve öbür meslektaşlar için haksız bir karar verildi. Hak uğraşını savunamamak mevtten de beter. Herkes bilmelidir ki bu mevt engellenebilirdi. Engellemediler. Topyekun devletin duyarsızlığını nasıl izah edebilirler? Uğraşımızı sürdüreceğiz. Ona rahmet dilerken, uğruna adil yargılma hakkının savunucusu olacağımıza kelam veriyoruz.”
Cumhuriyet
