Rapora nazaran, TVF’nin makul bir hukuk çerçevesi ve iyi tanımlanmış bir misyonu bulunmazken; şeffaf ve hesap verebilir bir yapıya sahip değil. Raporda; bu kapsamda TVF için ivedilikle yapısal dönüşüm programının ele alınması gerektiği vurgulandı.
Erdoğdu’nun hazırladığı raporda fonun dünyadaki örnekleri ve milletlerarası temel prensiplere uygunluk açısından değerlendirmeler yapıldı. Raporda, bugün prestijiyle UVF’lerin toplam varlık büyüklüğü 8.9 trilyon dolar olduğu, dünya genelinde 70’ten fazla ülkede bulunan UVF’lerin sayısının 124 adede ulaştığı anlatıldı.
Raporda şu değerlendirmeler yapıldı:
Kontrol meçhullüğü riskli: TVF’nin idare heyeti lideri cumhurbaşkanı olurken, başka üyelerin kimlerden oluşacağı ve faaliyetlere ait prosedürlerde belirsizlikler bulunuyor. Kamu kaynaklarını kullandığı için kontrolünün anayasaya nazaran TBMM tarafından yapılması gerekirken bundan muaf olması önemli riskler içeriyor.
Temel prensiplere uyulmuyor: UVF’ler için belirlenen Santiago prensiplerine nazaran TVF’nin değerlendirilmesinde; fonun türel çerçevesinin risklere açık olduğu; kurumun iyi tanımlanmış bir misyon ve vizyonunun olmadığı, şeffaf olmadığı; idare ünitelerindeki iş kısımlarının kamuoyuyla paylaşılmadığı; yıllık raporlamaların kâfi olmadığı, açık belirtilmiş yatırım kurallarının olmadığı, üzere pek çok eksiklik yer alıyor.
TVF’nin konsolide bilançosu 31 Aralık 2019 tarihi prestijiyle 245.4 milyar dolar olurken; buna rağmen 2019 kârı sırf 1.5 milyar dolar fiyatında kaldı.
Cumhuriyet
