Kitap yazmanın meşakkatli olduğuna ve kitap çıkaran herkesin muharrir olmadığına vurgu yapan Furkan Bayraktar, “Kitap seçerken toplumsal medya reklamına ya da kapağına değil, dikkatli formda içine bakalım. Kitapçıya danışalım, internetten tanıtım bültenini okuyalım. Kitap çıkaran herkes muharrir değildir. Kendimizi ve çocuklarımızı niteliksiz kitaplar okuyarak kitaplardan soğutmayalım” dedi.
“KENDİ EDEBİYATIMIZI AYAKTA TUTMALIYIZ”
Türk Edebiyatı ve yayın dünyasının sıkıntı durumda olduğunu belirten ve kendi edebiyatımızı ayakta tutmak için Türk muharrirlerin kitaplarının okunması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, “Pandemi devrinde iptal edilen kitap fuarları, imza günleri nedeniyle gelirini sadece kitaplardan elde eden birçok Türk müellifin geçimini sağlayamayacak noktaya geldiğini, yayınevlerinin kitap satışı yapamaması nedeniyle kapanma noktasına geldi. Türk Edebiyatı, yayın dünyası hayatta kalsın istiyorsak, desteklemek emeliyle aldığımız üç kitaptan birinin kesinlikle Türk muharrire ilişkin olmasını önemseyelim. Benim üzere sabit geliri olan muharrirler da var anca yakından tanıdığım ve yalnızca kitap gelirleriyle geçimini sağlayan birçok müellif, kitap gelirlerinin kesilmesi nedeniyle akrabalarının takviyesiyle hayatlarını sürdürme noktasına geldiler. Bu yüzden yazarlarımızı, edebiyatımızı desteklemeliyiz. Yabancı müellifleri yapıtları de okuyalım lakin şayet bizim kültürümüzden, toprağımızdan çıkan nitelikli yapıtları bu süreçte desteklemezsek, birçok müellifi tanımadan kaybetmiş olacağız” biçiminde konuştu.
Cumhuriyet
