Ulusal grup Hollanda, Almanya, Hırvatistan, Norveç, Fransa ve Sırbistan üzere üst seviye ekiplerle oynadığı maçlarda istediği performansı göstererek istediği sonuçları alırken Letonya, Macaristan, Rusya ve İzlanda üzere nispeten daha güçsüz gruplara karşı hayal kırıklığı yarattı.
Dünya Kupası Eleme Kümelerine fırtına üzere giren A ulusallar 3 maçta 7 puan topladı. Kümenin favorisi Hollanda ve Haaland’lı Norveç’i arka arda mağlup eden ay yıldızlıların Letonya karşısında teptiği fırsat herkesi üzdü. Ulusalların kendisinden güçlü kadrolara karşı gösterdiği performansı, neden kendisinden daha düşük profilli ekiplere karşı gösteremediği ise merak konusu.
NEDEN GÜCÜMÜZ GÜÇLÜYE YETİYOR?
Ulusal kadroda Şenol Güneş’in kurguladığı top rakipteyken dar alanda iyice sıkışan kompakt oyun büyük kadroları epey zorluyor. Orta saha ve defans sınırının ortasını iyice daraltan Güneş’in öğrencileri kanat/bek savunmasını ise sahanın saklı kahramanı Kenan Karaman ile kusursuza yakın halde yapıyor. Hollanda Teknik Yöneticisi Frank De Boer’un maç sonu açıklamaları ise buna ışık tutuyor “Savunmada çok kompakt ve agresif oynadı Türkiye. Ortalara giremedik fazla. Çok durum ürettik diyemem”
Ekibin bu savunma nizamında kazandığı topları Burak/Hakan/Yusuf üzere yaratıcı ve kaleye yakın topla buluştuğu vakit asist/gol yetenekleri yüksek olan oyuncularla buluşması ise sonuç yüzdesini hayli arttırıyor. O denli ki Dünya Kupası elemelerinde rakip kaleye 16 şut atan ulusallar 11 kez gol sevinci yaşadı.
Rakibi karşılama; topu rakibe verip, oyundan istediğini alma planlarını muvaffakiyetle kurgulayan Şenol Güneş; tıpkı başarıyı, düşük profilli kadrolara karşı topun suratını arttırma, rakip savunmayı çalkalama, bekleri de atak planına dahil ederek atak yapan oyuncu sayısını arttırma planlarında gösteremedi. Bunun ana nedeninin eldeki materyal olduğunu düşünüyorum. Güneş’in elinde tahminen de rakip savunmayı topla geçecek tek bir oyuncu bile yok. Cengiz Ünder’in ve Abdülkadir Ömür’ün sakatlığı deneyimli teknik yöneticinin elini iyice sıkıştırıyor.
Bütün bu soru işaretlerine ve Letonya maçında yaşanan düşünceye karşın oynadığı 3 maçın 2’sinde kümedeki ana rakiplerini yenerek 7 puan toplayan ulusal kadro olabildiğince başarılı bir periyot geçirdi. Bu muvaffakiyet eldeki gerece nazaran en uygun planı kurgulayan, takım tercihlerini planlı ve yanlışsız yapan, ulusal kadrosu adeta bir kulüp ekibi üzere işleten Şenol Güneş’e ilişkin, söylemekten çekinmeyelim.
Cumhuriyet
