ASLOLAN ‘BELİRSİZ MÜDDETLİ SÖZLEŞME’
Kısmi vadeli çalışma “part-time” çalışma manasına geliyor. İş Yasası’nda, “İşçinin olağan haftalık çalışma mühletinin, tam vadeli iş kontratıyla çalışan emsal emekçiye nazaran değerli ölçüde daha az belirlenmesi durumunda, mukavele kısmi vadeli iş sözleşmesidir” deniliyor. Kısmi müddetli çalışan emekçinin “ücret ve paraya ait bölünebilir menfaatları, tam periyodik emsal personele nazaran çalıştığı müddete orantılı olarak” ödeniyor. Personel ile patron ortasındaki mukavele “belirli” yahut “belirsiz” vadeli yapılıyor. Bunlar çalışma biçimleri bakımından tam vadeli yahut kısmi periyodik olabiliyor. Çalışma ömründe aslolan ise “belirsiz müddetli mukavele.” Burada personel, 1 yıllık çalışmasına karşılık 30 günlük brüt fiyatı fiyatında kıdem tazminatına hak kazanıyor. “Belirli süreli” ise isminden da anlaşıldığı üzere personel ile patron ortasında makul bir mühlet için imzalanıyor. Mühlet, işe nazaran belirleniyor. İş bitiminde kontrat de bizatihi sona erdiği için personelin kıdem tazminatı alabilmesi çok güç.
TAZMİNAT AZALACAK
Kısmi periyodik çalıştırılan emekçi ile imzalanan kontratlar de çoğunlukla “belirli süreli” oluyor. Bu çalışanlar tam vakitli personele nazaran daha az misyon yapacağı için alacağı fiyat de ödense bile kıdem tazminatı da düşecek. İktidar genç işsizliğini düşürebilmek için paket ile “kısmi vadeli çalışmayı” yaygınlaştırmak istiyor. İktidarın yaygınlaştırmak istediği “uzaktan çalışma” da kıdem tazminatı başta olmak üzere çalışanın mali ve toplumsal hakları için düşünce yaratıyor. Sendikaların 1 yıla 30 gün üzerinden hesaplanan kıdem tazminatının düşürülmesine “evet” demesi çok güç. Bu nedenle de önümüzdeki günlerde husus yeniden çokça tartışılacak.
Cumhuriyet
