Hükümet besin sanayicisinin salgın nedeniyle artan maliyetlerini düşürmek için devayı genetiği değiştirilmiş (GDO) eserlere sürat kesmeden onay vermekte buldu. 10 yıl evvel GDO’lu beş mısır çeşidinin yemlerde kullanılabilmesine verilen müsaade müddetinin dolmasının çabucak akabinde vakit geçirilmeden, bir mısır ile dört soya çeşidine 10 yıl müddetle kapılar açıldı.
GDO’lu eserlere ait müsaade birinci sefer 2011 yılında Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Derneği İktisadi İşletmesi, Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği İktisadi İşletmesi (BESD-BİR) ve Yumurta Üreticileri Merkez Birliği’nin (YUM-BİR) başvurusu üzerine beş mısır çeşidine yönelik çıkarılmıştı. Bu kararların 10 yıllık mühletleri doldu ve yürürlükten kaldırıldı. Lakin hükümet GDO’lu eserlerden vazgeçmek yerine süratle yeni kararlar aldı.
Tarım Bakanlığı’nın açıkladığı “biyogüvenlik” kararlarına nazaran Biyogüvenlik Şurası toplam bir GDO’lu mısır çeşiti ile dört GDO’lu soya eserinin yemlerde kullanılabilmesine onay verdi. BESD-BİR’den gelen talep üzerine alınan bu yeni kararlar da 10 yıl müddetince geçerli olacak. Bu müddet içerisinde genetiği değiştirilmiş mısır ile soya çeşitleri ithal edilecek. İthal edilen bu eserler yalnızca hayvan yemlerinde, yem ya da yem hammaddesi olarak kullanılacak.
GDO LOBİSİ DEVREDE
Kararlar, 2010 yılında kabul edilen Biyogüvenlik Yasası ile yönetmeliklere dayandırıldı. Ziraat Mühendisleri Odası Lideri Baki Remzi Suiçmez, 23 Ocak’ta da benzeri bir durumun yaşandığına işaret ederek şunları söyledi:
“Mısır ve soyada dışa bağımlıyız. GDO lobisi devrede. Müsaade verilmeyebilirdi. 2010 yılında çıkan Biyogüvenlik Yasası ile kurulan Biyogüvenlik Konseyi vardı. 2018 yılında heyet, bakanlığa bağlandı. Bakanlıkta hangi bürokrat, uzman bu kararı veriyor belgisiz. Aşikâr derneklerin başvurusu üzerine sürat kesmeden yeni onaylar çıkıyor. Bu tahlil değil. Tahlil doğal beslenmede.”
GDO’lu eserlerin yüklü olarak tavuk yeminde kullanıldığını hatırlatan Suiçmez, “Doğal beslenme için yem alanlarımızın artırılması gerekiyor. Mısırda yüzde 70, soyada yüzde 5 kendimize yetebiliyoruz. Yani mısırda yüzde 30, soyada yüzde 95 dışa bağımlıyız. Hayvanların beslendiği yaylaların imara açılması da kıymetli bir tezattır. Yaylalara gereksinimimiz var. Lakin yaylaları ortadan kaldıran kararlar alınıyor” diye konuştu.
Cumhuriyet
