ABD’de çok büyük yankı uyandıran Ahmaud Arbery ve George Floyd cinayetlerinin akabinde bir öteki siyah ABD vatandaşı Jacob Blake’in de polisçe kurşunlanması spor dünyasına da yansıyan yansıların yeni bir boyut kazanmasına neden oldu.
Blake’in, Wisconsin’de polis tarafından yedi kurşunla vurulmasının akabinde Wisconsin eyaletinin NBA’deki ekibi Milwaukee Bucks, Orlando Magic ile olan play-off birinci tıp beşinci maçına çıkmama kararı aldı.
Bu flaş kararın akabinde tüm maçlar askıya alınırken oyuncuların büyük bir kısmı ülkede siyahlara yönelik sistematik ırkçılığa dikkat çekmek ismine tarihi bir boykota imza attı. Daha sonra oyuncular maçların devam etmesi istikametinde oylama sonucu karar alırken NBA’de yaşanan bu krize bir tahlil bulmak ismine öne çıkan isim ise Michael Jordan oldu.
Charlotte Hornets’in sahibi olan ve birebir vakitte ligde bir ekibin çoğunluk payına sahip tek siyah olan basketbol efsanesi Jordan; sorunun tahlili için oyuncular ve ekip sahipleri ortasında bir köprü misyonu görmek için harekete geçti.
ESPN’in haberine nazaran NBPA (Ulusal Basketbol Oyuncuları Birliği) Lideri Chris Paul ile görüşen ve oyuncuların taleplerini ve görüşlerini dinleyen Jordan, toplumsal adaletsizliğe vurgu yapmak ismine dönemin büsbütün iptal edilmesini savunan isimler ortasında yer alan yıldız isim Russell Westbrook ile de bir görüşme yaptı.
Yeniden ESPN’den Adrian Wojnarowski’nin haberine nazaran oyuncular ortasında yapılan oylamada döneme devam edilmesi tarafında bir görüş çıktı. Fakat yeniden de güçlü bir ileti vermek ismine yeni bir formül bulunması gerektiği de aşikar.
GERÇEK İNSAN!
NBA Emek Alakaları Komitesi de ekip sahiplerine seslenirken, oyunculara görüşlerini dilek ettikleri üzere lisana getirmeleri tarafında özgürlük alanı tanınması gerektiğinin altını çizdi. Jordan ise çeşitli kaynaklardan aktarılan bilgilere nazaran “Şimdi, konuşmanın değil, dinlemenin zamanı” sözlerini kullandı.
Bir lig yönetici de “Michael bu rolde yer alabilecek en hakikat insan” diyerek köprü rolü için Jordan’ın biçilmiş kaftan olduğunu vurguladı. Ortalarında Jordan’ın da dahil olduğu pek çok grup sahibi hala maçların oynanmasının toplumsal değişim uğraşında en tesirli araç olduğu görüşünü savunuyor. Bununla birlikte bir diğer kesim ise Jordan’ın bu atılımının bir “diyet” olabileceğini de öne sürüyor.
JORDAN DEVREYE GİRDİ
Bilindiği üzere çok ses getiren ve gündemi sarsan The Last Dance isimli belgeselde yer alan anekdotlardan yola çıkılarak Michael Jordan’ın oyunculuk yıllarında toplumsal eşitsizlik ve siyah gayreti alanlarında yeteri kadar yer almadığı ve hatta bu mevzulara duyarsız olduğu ileri sürülmüştü.
Michael Jordan’ın lig tarafından adeta fişlenen kadro arkadaşı Craig Hodges’a takviye olmaması; North Carolina’daki 1990 senato seçimlerinde vazife mühleti boyunca ırkçılıkla ilgili kabarık bir sabıka kaydı bulunan Cumhuriyetçi aday Jesse Helms’e karşı gayret veren Harvey Gantt’a takviye vermemesi ve rivayet olunan üzere neden bu türlü bir hususta bile apolitik durduğu sorulduğunda “Cumhuriyetçiler de ayakkabı satın alıyor” demesi Jordan’ın siyah topluluğu ortasındaki imajını zedelemişti.
Cumhuriyet
