Güneydoğu Anadolu Yeri’nde hububat hasadının akabinde, mütehassıslar tarafından mütemadi ihtar yapılmasına karşın, anız yangınları devam ediyor. Dicle Üniversitesi Biyoloji Ana Bilim Kısmı Talim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, anız yakmanın çok berbat bir alışkanlık olduğunu, çiftçiye, biyoçeşitliliğe ve toprağa zarar verdiğini belirtti. Anız içinde yaşayan canlı sayısının azalmasına neden olan yangınlarla ile ilgili çiftçinin kesinlikle bilinçlendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Kılıç, “Anız, Anadolu’nun kanayan yaralarından biridir. Anız yakmak, tarladaki mevcut bitkisel, organik unsurların küle dönüşmesine neden olur ve bundan toprak, çiftçi faydalanmaz. Beğenilmeyen bir alışkanlıktır. Rastgele bir eği yoktur” diye konuştu.
‘YAKMAKLA BÖCEK VE BENZERLERİ ENGELENEMEZ’
Yıllardan beri yakılmasına karşın zararlı böcek ve benzerlerinin engellenemediğini tabir eden Prof. Dr. Kılıç, şunları kaydetti:
“Engellenmesi de hakikat değil. Tabiatta, toprağın içinde, anızın arasında yaşayan pek çok canlı tipi var. Bakteriler, mikro organizmalar, fareler, yılanlar, çekirgeler, kertenkeleler, kurbağalar ve öbür çeşitler var. Bunların hepsi, anız yakılmasıyla kaybedilmektedir ve toprağa ekten ziyade zarar vermektedir. Halbuki, anızlar kaldığı vakit doğal gübre olarak da kıymetlendirilir. Organik gübredir ve toprağı zenginleştirir. Organik husus cephesinden, bilhassa azot cephesinden zenginleştirir. Bu yüzden bizim bulunduğumuz havzada bunların yakılması mevcut hayvan popülasyonlarının sayısının, cins çeşitliliğinin azalmasına neden olur. Çiftçi kardeşlerimizden istirhamımız, lütfen anız yakmasınlar. Bunun cezai müeyyidesi var. Birebir vakitte kendilerine zarar veriyorlar. Zira anız kaldığı vakit toprağı zenginleştirir. Bu yüzden hepimizin, bu mevzuda hassasiyet göstermesi lazım. İlgililerin bu bahiste haberlendirme çalışmaları yapmaları lazım. Köylü vatandaşlarımızın da bu berbat alışkanlıktan vazgeçmesi gerekiyor. Zira hayvan burada yiyecek buluyor. Anız yakılmasıyla büyük bir kayıp meydana geliyor.”
Cumhuriyet
