Cumhuriyet, 8 Ekim tarihli sayısında, RTÜK’ün Sayıştay haberleriyle ilgili yaptığı “Henüz sonuçlanmamış Sayıştay raporlarını kullanarak devlet kurumlarını yıpratmaya yönelik habercilik anlayışından vazgeçilmelidir. Yanlışta ısrar edilmesi durumunda bunun hukuksal sonuçlarının olacağını hatırlatıyoruz” açıklamasını gazetemiz “RTÜK’ten basına tehdit” başlığı ile haberleştirmiş, çizerimiz Zafer Temoçin de mevzuyla ilgili bir karikatür hazırlamıştı.
Haberin akabinde RTÜK, Basın Ahlâk Temelleri Hakkında 129 Sayılı Genel Şura Kararı’nın “Kişi, kurum ve toplum katmanlarına yönelik yayınlarda, tenkit sonlarını aşan aşağılayıcı sözcükler kullanılamaz; hakaret edilemez, sövülemez, iftira ve haksız isnat yapılamaz” unsurunun ihlali teziyle BİK’e başvurdu. Başvuruyu pahalandıran BİK, mevzuya ait gazetemize tebligat gönderdi. Basın Ahlak Esasları’na uymayan gazetelere resmi ilanların ve reklamların iki ayı geçmeyecek halde kesilebileceği belirtilen tebligatta, Cumhuriyet’ten hususa ait savunma istendi.
‘GAZETECİLİK YAPMIŞTIR’
Mevzuya ait gazetemize konuşan RTÜK Üyesi Okan Konuralp, “Cumhuriyet gazetesinin haberi ve karikatürü, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi karar ve içtihatlarınca garanti altına alınmış olan fikir ve söz özgürlüğünü, basın özgürlüğünü ihlal edici bir yayın değildir” dedi.
Yaşananın bir baskı örneği olduğunu belirten Konuralp, “Belli ki RTÜK Başkanlığı, BİK yoluyla vazife ve sorumluluk alanı dışındaki yayın kuruluşları üzerinde de bir baskı oluşturmaya çalışmaktadır. Unutulmamalıdır ki Sayıştay, Türkiye Büyük Millet Meclisi ismine kontrol yapar. Haliyle Sayıştay kontrolleri rapor haline geldiği an itibariyle haber kıymeti kazanır. Dahası, RTÜK’ün yaptığı üzere Sayıştay raporlarının haberleştirilmemesine yönelik açıklamaların kendisi de haberdir. Yapılan gazetecilik faaliyetidir” dedi.
Cumhuriyet