2002 Dünya Kupası’nı 3. Tamamlayarak tarihi bir muvaffakiyete imza atan Şenol Güneş’in öğrencileri çabucak akabinde 2003 yılında Konfederasyon Kupası’nda 3.lük getiriyor ve ulusal kadronun muvaffakiyet çitasını yükseltiyordu. Güneş’ten evvel 96’da Avrupa Kupası’na giden 2000’de tekrar Avrupa Kupası’nda çeyrek final oynayan Türk ulusal kadrosu, arka arda getirdiği 3.lüklerle futbolseverleri heyecanlandırıyor, muvaffakiyete alıştırıyordu.
Türk ulusal ekibinin, gelen bu muvaffakiyetlerin akabinde 2004 Avrupa Şampiyonası’na katılmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Türk ulusal ekibi; İngiltere’nin, Slovakya’nın, Makedonya’nın ve Lihtenştayn’ın olduğu eleme kümesini İngiltere’nin 1 puan gerisinde 2. olarak tamamlıyor ve o günün kuralları gereği kupaya gitme ümitlerini Play-off’a bırakıyordu. Türk ulusal kadrosunun Play-off rakibi Letonya’ydı. Görece daha kolay gözüken rakibine deplasmanda 1-0 mağlup olan Güneş’in öğrencileri Türkiye’deki maçta da 2-0 öne geçmesine karşın kalan dakikalarda kalesini gole kapatamıyor ve uğraştan 2-2 beraberlikle ayrılıyordu. Bu sonuçla Letonya ulusal ekibi bugüne kadar ki tarihinde birinci kere Avrupa Şampiyonalarına katılma hakkı elde ediyor, Türk ulusal ekibi ise 1996’dan beri sürdürdüğü istikrarlı muvaffakiyetini 2004 elemelerinde sekteye uğratıyordu.
Şenol Güneş açısından ise mevzu çok daha diğerdi. Letonya maçlarının akabinde ulusal kadro ile yolları ayrılan Güneş’in üstüne mesleği boyunca temizlemek zorunda kalacağı bir leke de yapışıyordu. Trabzonspor teknik yöneticisi olarak önde şampiyonluk yarışını önde götürdüğü 95-96 döneminin son haftalarında Avni Aker’de Fenerbahçe’ye kaptırılan şampiyonluk aslında üzerine bir “Finali yapamıyor” etiketi yapıştırmıştı genç hocanın. Letonya tipini da kaybedince tenkitlerin ayarı kalmamış Dünya Kupası’nda final oynayamamamızın faturasını dahi Güneş’e kesen kimileri olmuştu. Beşiktaş ile iki sene üst üste şampiyon olduğu periyotta, final aylarına yaklaşırken, Beşiktaş’ın ayağı her tökezlediğinde birileri başını çıkarıp Şenol Güneş’in üzerindeki “Finali yapamıyor” etiketini göstermişti. Güneş Beşiktaş ve son ulusal kadro mesleğinde bu etiketi üzerinden söküp atmayı başardı. Beşiktaş’ı şampiyon yaptı Türkiye’yi EURO 2020 elemelerine götürmeyi başardı. Şayet Letonya imtihanını da geçerse kendi üstündeki bu manasız etiketin son modülünü da söküp atacak.
Tarih üzerinde deneme yapabileceğimiz bir bilim kolu değil elbette. Lakin insan düşünmeden edemiyor: 2004’de Letonya’yı geçip Avrupa Şampiyonası’na katılsaydık, Yunanistan üzere favori olmayan bir ekibin şampiyon olduğu bir turnuvada kendimizi gösterseydik Şenol Güneş ayrılmayacak ve ulusal kadro muvaffakiyet istikrarını sürdürecekti. Bahsettiğimiz üzere tarih, üzerinde deneme yapabileceğimiz bir bilim kolu değil, geçmişi de değiştiremeyiz. Lakin geçmişi güzelleştirmek Şenol Güneş’in elinde.
Cumhuriyet
