ABD Lideri Donald Trump’ın yeğeninin Temmuz ayında yayımlanması beklenen kitabına ihtiyati önlem kararı getirildi.
Mary Trump’ın yayımevi kitabı, “Donald Trump’ın ve onu o yapan toksik ailesi hakkında bilinmeyenleri ortaya çıkaracak” halinde tanımlıyor.
New York’taki bir duruşmanın kitabın yayımlanmasına ihtiyati önlem kararı getirmesinin akabinde Mary Trump Salı günü temyize başvurdu.
ABD Lideri’nin kardeşi Robert Trump, “Çok Fazla ve Asla Yerinde Değil: Ailem Dünyanın En Tehlikeli Adamını Nasıl Yarattı” isimli kitabın yayımlanmasını Mary Trump’ın 2001’de imzaladığı saklılık akdini ihlal ettiği gerekçesiyle engellemeye çalışıyor.
Kitabın, Simon & Schuster Yayınevi’nden 28 Temmuz’da çıkması planlanıyor.
Simon & Schuster geçen hafta, eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’un Lider Donald Trump idaresindeki Beyaz Saray’da geçirdiği 17 ayı anlattığı “Olayın Olduğu Oda” (The Room Where It Happened) isimli kitabı yayımlamıştı.
Mary Trump’ın avukatı Ted Boutrous yaptığı yazılı açıklamada kararı “ABD Anayasası’nın ihlali” olarak yorumladı.
Açıklamada, “Kitap, seçimlerin yapılacağı bir yılda vazifedeki bir Lider hakkında kamu için büyük değer arz eden bahisleri ele alıyor ve bir gün bile bekletilmemeli” denildi.
Robert Trump’ın avukatı Charles Harder ise Mary Trump’ın bu “menfur” fiillerine karşı “mümkün olan her yola” başvuracağını açıkladı.
Bir psikolog olan Mary Trump’ın, Trump ailesinin vergi problemleri ile ilgili haberlerinde New York Times gazetesine haber sızdırdığı tez edilmişti.
Mary Trump, amcası Donald Trump’ı Twitter üzerinden de eleştirmişti.
55 yaşındaki Mary Trump, ABD Yöneticisi’nin 1981’de ölen ağabeyi Fred Trump Jr’ın kızı.
Simon & Schuster kitapta, “travma, yıkıcı bağlantılar ile ihmal ve tacizin trajik bileşiminin” olduğunu belirtmişti.
Robert Trump New York Times’a ay başında yaptığı yazılı bir açıklamada Mary Trump’ı “kendi finansal kazanımları için aile alakalarını sansasyonel hale getirmek ve yanlış betimlemekle” suçlamıştı.
Robert Trump, “Ben ve ailemizin geri kalanı mükemmel ağabeyimle, Liderle, gurur duyuyoruz” demişti.
Cumhuriyet