Akdeniz Üniversitesi Hastanesi yeni tip koronavirüs (Covid-19) ağır bakım servisi sorumlusu Yılmaz, yaptığı açıklamada havanın soğumasıyla riskli günlere girildiğini, asla rehavete kapılmamak gerektiğini söyledi.
Her zamankinden daha dikkatli olunmasını isteyen Yılmaz, “Grip olayları artmaya, Covid-19, H1N1 tüm gripler birbirine karışmaya başladı. O nedenle izolasyona en çok dikkat etmemiz gereken periyoda girdik. Ağır bakımlara en çok muhtaçlık duyacağınız devirdeyiz. Geçenlerde hastaneye gelen 25 yaşında doğum sonrası sıkıntıları olan bir hastayı, 14 saat sonra ağır bakıma çekebildik. O nedenle dışarıya çok az çıkın, diğer hastalıklara da maruz kalmayın. Şu devirde sahiden trafik kazası yapmamamız gerekiyor” diye konuştu.
Hastanelerinde 100 civarındaki ağır bakım yatağının 30’unun Covid-19 için ayrıldığını aktaran Yılmaz, her yaş kümesinden hadiselerin geldiğine dikkati çekti.
‘HASTALIK HERKESTE FARKLI SEYREDİYOR’
Entübe olanlardan 96 yaşındaki hastayı da iyileştirip taburcu ettiklerini vurgulayan Yılmaz, “30 yaşında hastalığı çok ağır seyrettiği için kaybettiğimiz hastalarımız da var. Hastalık herkeste başka seyrediyor. Şiddeti herkeste çok farklı. O nedenle altta yatan hastalığına da bağlı. Kimi genç yaşta hastalığı ağır seyrediyor, kimileri 96 yaşında Covid-19’u atlatabiliyor” sözlerini kullandı.
‘YOĞUN VİRÜS ALIMI HASTALIĞIN SEYRİNDE ÖNEMLİ’
Prof. Dr. Yılmaz, şunları kaydetti:
“Yoğun virüs alımı hastalığın seyrinde hayli değerli. Mesai arkadaşlarımızdan, ağır bakımda takip ettiklerimiz oldu. Ağır bakım tabiplerimiz da hasta oldu. Doğal olarak epey sorunlu atlatıyorlar. Sağlıkçılar direkt bu işle iç içe olduğu için daha ağır atlatıyorlar. Bu dışarıdakiler daha hafif atlatacaktır diye yanlış anlaşılmasın. Şu anda 23 hastanın 22’si sağlıkçı olmayan bireyler. Bir sefer maruz kalmasına karşın çok ağır atlatan ya da kaybettiklerimiz de oluyor lakin virüsü ağır almamak gerekiyor.”
Bilhassa toplumsal ortamlardan virüsün çok kolay bulaştığını lisana getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
“Vakayla temaslı olmak için illa dokunmak gerekmiyor. Kimileri dokununca bulaştığını sanıyor. Aslında artık tokalaşmıyoruz, öpüşmüyoruz. Virüsün en değerli bulaş yolu, damlacık dediğimiz teneffüs yollarıyla oluyor. Maske, toplumsal uzaklık, el hijyeni çok kıymetli. Tıpkı ortamda çalıştığımız enfekte olan mesai arkadaşlarımız oldu lakin daima maskeyle çalıştığımız için kendimizi koruduk.”
Virüsün kimden geleceğinin muhakkak olmadığına değinen Yılmaz, açık yahut kapalı her ortamda virüsün kolay kolay bulaşabildiğini kelamlarına ekledi.
Cumhuriyet
