Dr. Oğuz Gündoğdu, Gölcük’teki 17 Ağustos 1999 Depremi’nden bu yana 21 yıl geçtiğini, mümkün İstanbul Zelzelesi için riskin her geçen yıl biraz daha arttığını belirtti.
Dr. Oğuz Gündoğdu, şöyle dedi:
“SİLİVRİ SON IHTARLARDAN BİRİ”
“Geçen yıl 26 Eylül’te Silivri açıklarında 5.8 büyüklüğünde zelzele oldu. Onu, İstanbul için beklenen sarsıntı konusunda son ikazlardan biri olarak kabul etmek mümkün. Onun gerisinden 4.7 büyüklüğünde zelzele kaydedildi. Silivri’de daha evvel de 5.6 büyüklüğünde sarsıntı oldu. Bunlar Marmara Denizi’nin gitgide güç topladığını ve bunu ortaya çıkarmaya hazır olduğunu gösteriyor. Bu durumda alınacak tedbirlere gelmek lazım. Kentsel dönüşüm bunun tek dermanı. Lakin bizim anlayışımızda tam olarak uygulanan bir yer yok. Herkes kendi binasını sağlamlaştırma kaygısında. Yanındaki bina umurunda değil. Güya ‘yandaki bina üzerine yıkılmaz’ üzere bir tavır, anlayış var. Devletin de bu işin ardında olması, bu işe girişenleri desteklemesi ve yanında olması lazım. Herkesin mali durumu iyi değil. Bir de pandemi periyodu başladı. Halkın daha çok dayanaklara gereksinimleri var. 21 yılda yanlışsız dürüst bir yapılanma göremiyorum.”
“MARMARA ÇOK FAAL HALDE”
Dr. Gündoğdu, Gölcük Depremi’nden sonra periyodun Kandilli Rasathanesi Lideri Prof.Dr. Ahmet Mete Işıkara’nın başkanlığında yapılan kıymetlendirme sonunda, mümkün İstanbul Depremi’nin yüzde 62 oranında 30 yıl içinde olacağının söylendiğini hatırlatırken, “21 yıl geçti. O hesaplar gerçek çıkarsa eli kulağında demektir. Bunu sarsıntılardan de anlıyoruz. Tespit ettiğimiz ufak-tefek zelzeleler var. Marmara çok faal halde. Bunu Silivri’de 5.8 büyüklüğünde sarsıntıyla hissettirdi. O zelzele bayağı hasar verdi. Lakin bunlar çok çabuk unutuluyor. Eğitim tarafından zayıflıklar var. Koronavirüs ve sarsıntı konusundaki tedbirleri düşününce bayağı moralim bozuk benim. Eğitimi hiçbir vakit tam olarak veremedik” dedi.
GÖLCÜK SARSINTISININ BÜYÜKLÜĞÜ
Dr. Oğuz Gündoğdu, 1999 sarsıntısında yaklaşık 17 bin kayıp verildiğini hatırlatırken, Gölcük Depremi’nin büyüklüğü ile ilgili de, “Deprem her ne kadar 7.4 denilse de; 7.6’ydı. Ben onun iç yüzünü biliyorum. Yani nasıl hesaplandığını. Bizim yaptığımız hesaplamada 1999 sarsıntısı 7.6’nın altında değildi. Güç bakımından 7.4 ile 7.6 ortasında büyük bir fark var. Van sarsıntısı 7.2. Bununla onun (Gölcük Depremi) ortasında ne fark var. 0.2 mi. Bana nazaran sarsıntının büyüklüğü 7.8’di. Artık de beklenen muhtemel İstanbul Zelzelesi 7’nin üzerinde Kandili’nin verdiği datalara bakarsak 7.5’un üzerinde olacak.” dedi.
‘TİK TAK YAPAN BOMBANIN YAKININDAYIZ”
İTÜ) Meteoroloji Mühendisi ve Afet Idare Uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, hafta içerisinde Avcılar Belediyesi tarafından düzenlenen toplantıda Gölcük Depremi’ne ait kıymetlendirme yaparken, şöyle dedi:
“1999 Gölcük Depremi’nde İstanbul’da 30 yıl içerisinde zelzele beklentimiz yüzde 60‘tı. Yani 9 yılımız kaldı. Silivri’deki 5.8 büyüklüğündeki zelzele bana nazaran ‘İlahi bir ikazdı.’ Zira fay çizgisine 20 kilometre uzaklıkta yaşıyoruz. Kocaeli sarsıntısı kaç kilometre uzaklıktaydı. Artık 20 kilometre uzağımızda. Faya çok yakın bir yerde yaşıyoruz. 100-150 kilometre değil. Artık çok daha tehlikeli ‘Tik-tak yapan bir bombanın yakınındayız. Süremiz yaklaşıyor arkadaşlar. Her geçen gün zelzele olma riski artıyor. Yüzde 65-70’lere yükselmeye başladı.”
Cumhuriyet
