Yasa değişikliği teklifine reaksiyon gösteren Tarık Balyalı, İBB’nin otoparklardan elde ettiği gelirin yıllık 35-40 milyon lira ortasında olduğuna dikkat çekerek “İktidar, İBB’nin bütün gelirlerini azaltacak ataklar yapıyor. 31 Mart öncesinde iktidarın aklına gelmeyen şeyler, 31 Mart sonrasında gelmeye başladı” dedi.
“İLÇELERE HAKİKAT GENİŞLETİLİYOR”
Sözcü’den Hasret Güvemli’nin haberine nazaran, AKP’nin TBMM’ye sunduğu “Türkiye Etraf Ajansı’nın Kurulması ile Kimi Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi” ile ilçe belediyelerine; bölge otoparkı, kapalı ve açık otoparklar yapma, işletme ve bunlara ruhsat verme yetkisi veriliyor. İmar mevzuatı uyarınca belediyelerin otoparkla ilgili olarak elde ettikleri gelirlerin büyükşehir belediyesine aktarılması uygulamasına son verilmesi gündemde. Yasa değişikliği teklifini SÖZCÜ’ye pahalandıran İBB Meclisi CHP Küme Sözcüsü Tarık Balyalı “Otopark inşaatlarından İBB ruhsat basamağında aşikâr bir ölçü hisse alır. Bu sayı İstanbul’da İSPARK gelirleri hariç yıllık 35-40 milyon TL. Artık bu uygulamayı, ilçelere hakikat genişletiyorlar. Bu hissenin ilçe belediyeleri tarafından alınması gündemde” dedi.
“İSPARK OTOPARKLARI DA GÜNDEME GELEBİLİR”
Sonrasında otopark işletmelerinin de ilçe belediyelerine geçmesinin kelam konusu olabileceğine dikkat çeken Balyalı “Özellikle İSPARK’ın içini boşaltmak, elindeki imkanları ilçe belediyelerine dağıtmak için yapılan bir atak. İBB’nin bütün gelirlerini azaltacak atılımlar yapıyor iktidar. Otopark gelirleri de kıymetli bir kaynak İBB için. Hem ruhsat basamağında alınan gelirler, hem de İSPARK’ın gelirleri İBB için değerli. İBB idaresi mevzuyu değerlendiriyor” diye konuştu.
“14 YILDIR SORUN YOKTU”
Balyalı yansısını şöyle lisana getirdi:
“31 Mart öncesinde iktidarın aklına gelmeyen şeyler 31 Mart sonrasında gelmeye başladı. Belediye Kanunu, 2006 yılında yürürlüğe girdi. 14 yıldan beri Türkiye’deki bütün belediyeler bu yasa ile yönetiliyordu, hiçbir sorun yoktu. Hiçbir düzenleme muhtaçlığı da duyulmamıştı. Ancak 31 Mart ve 23 Haziran sonrasında iktidar, bir anda Belediye Kanunu’nda değişiklikler yapma muhtaçlığı hissetti. Bunu da kesim modül İstanbul’da yaşıyoruz.”
Cumhuriyet
