Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nin Ayasofya Müzesi Müdürlüğü iş birliğiyle yürüttüğü “Ayasofya Yeraltı Yapılarının Üç Boyutlu Görüntülenmesi ve Belgelenmesi Projesi” ile toplam uzunluğu yaklaşık 900 metreyi bulan Ayasofya ve etrafındaki yeraltı menfezleri ve yapılarının üç boyutlu taraması yapıldı.
Yeraltı yerlerinin üç boyutlu taraması, genişliğin elverdiği yerlerde Mimarlık ve Tasarım Fakültesi bünyesindeki öğretim üyelerinin 3D yersel lazer tarama aygıtı kullanımıyla ve yüksekliği 60 cm altında kalan tünellerde ise daha küçük boyutlu bir tarama aygıtıyla harita firmasının mühendis takımı tarafından gerçekleştirildi.
Saha çalışması ise 29 Haziran-16 Temmuz 2020 tarihleri ortasında sürdü. Proje, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Hasan Fırat Diker öncülüğünde Doç. Dr. Mine Esmer, Dr. Öğr. Üyesi Alidost Ertuğrul ve İTÜ Hoş Sanatlar Kısmı Öğr. Gör. Arkeolog Ali Hakan Eğilmez yürütücülüğünde gerçekleştirildi. Proje sayesinde Ayasofya’nın daha evvel keşfedilmemiş yeraltı yapılarında, hava sirkülasyonunu engelleyen moloz ve çamur birikintisinin giderilmesi hedefleniyor.
“AYASOFYA’NIN YERALTI YAPISINA ILIŞKIN KEŞİFLER DİJİTAL ORTAMA KAZANDIRILACAK”
Proje tamamlandığında Ayasofya’nın taban altında hava sirkülasyonunu sağlayan altyapının gizemli yerlerinin görselleştirilmesi ve yer yer mevcut olan hava sirkülasyonunu engelleyen moloz ve çamur birikintisinin giderilmesi istikametinde teklifler geliştirilecek.
Doç. Dr. Hasan Fırat Diker, “Ayasofya Yeraltı Yapılarının Üç Boyutlu Görüntülenmesi ve Belgelenmesi Projesi kapsamında daha evvelce belgelenmemiş Ayasofya manzumesinin pek çok yeraltı yapısı keşfedilmiştir. Bu keşifler Ayasofya envanterine dijital ortamda kazandırılacaktır. Böylelikle geç antik periyotta inşa edilmiş Ayasofya’nın sürdürülebilir korunmasına yönelik yeni bulgular ortaya konulacaktır.
Araştırmacılar için her daim bir okul olan Ayasofya’nın bu bilimsel çalışmada sunduğu datalar Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi tarafından 24-25 Eylül 2020 tarihlerinde düzenlenecek Milletlerarası Ayasofya Sempozyumu kapsamında kamuoyuyla paylaşılacaktır. Ayasofya’da gerçekleştirilmiş olan bu araştırmanın İstanbul bünyesinde keşfedilip belgelenmeyi bekleyen kaç yeraltı yapısı için bir eşik teşkil edeceğini umuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhuriyet